Hediye ve Hediyeleşme Kavramlarından Hareketle Veliler Etrafında Anlatılan Efsaneler Üzerine Bazı Tespitler

132 Sezai DEMİRTAŞ T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı 3. Hediyelere yüklenen anlamlar üzerinden insan-nefis mücadelesinin yaşandığı bu ef- sanelerde; kendinin (dağdaki velinin) ötekinden (şehirdeki veliden) manevi derece bakımından daha üstün olduğunu düşünen veli, bencilliğinin ve büyüklenme duygusunun bedelini hatasıyla yüzleşerek ödemekte ve bir atasözümüzde ifade edildiği gibi ava giderken avlanmakta dır. 4. İnsanlardan uzaklaşarak nefsini terbiye ettiğini düşünen velinin, insanlarla iç içe yaşa- mayı seçerek nefsini terbiye eden veli ile kıyaslandığında pek de başarılı olduğu söylenemez. Kendini toplumdan uzaklaştırarak yaşamak, tasavvuf anlayışına uygun görünse de insanlar için iki cihanda mutluluğu esas alan İslam dininin hayat felsefesine aykırı bir durumdur ve belki de bunun sonucu olarak insan-nefis mücadelesini kazananlar hep şehirdeki veliler olmaktadır. 5. Söz konusu efsaneler mekân bağlamında düşünüldüğü zaman ise, konargöçer ve yerle- şik medeniyet yapısına dayalı karşıtlıklar dikkat çekmektedir. Özgürlük, başkaldırı ve uyumsuzluk gibi özelliklere sahip dağ imgesine karşı iktidara tabi olma, uyumluluk ve kabullenme gibi özellikler taşıyan şehir imgesi arasında yaşanan mücadele efsanelerde veliler üzerinden yaşanır. Hepsin- de dağdaki velinin imtihanı kaybettiği bu efsaneler, yerleşik kültür ve iktidar hâkimiyetinin baskısı karşısında direnen konargöçer Anadolu Türklüğünün mücadelesini de yansıtmaktadır. 6. Dışarıdan bakıldığında velilerin birbirlerine üstünlük sağlama mücadelesine sahne olan bu efsaneler, Türk Şaman anlatılarında Şamanlar arasında yaşanan mücadelelerden izler ta- şımaktadır. Hem Şamanlarla hem de velilerle ilgili söz konusu anlatılardaki mücadele şekilleri kıyaslandığında, göçebe hayat tarzının çetinliğini bünyesinde barındıran kanlı ve sert Şaman savaşlarının, yerleşik medeniyet anlayışının sakin ve durağan yapısını yansıtan veliler arasında tatlı bir mücadeleye dönüştüğü düşünülebilir. 7. Son olarak diyebiliriz ki insanın en büyük savaşı kendiyle olan mücadelesidir, görmez- den geldiği veya kaçtığı şeylerle bir gün yüzleşmek zorunda kalacak olması, tabi olduğu imtihanın gereğidir ve bundan kurtuluşu yoktur. Konumuzla ilgili efsanelerde de bu gerçeğin yansımalarını görmek mümkündür.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTgx