Anadolu Köylü Temsilleri Oyun ve Ritüel Kalıpları

137 Anadolu Köylü Temsilleri Oyun ve Ritüel Kalıpları Müzik, Oyun ve Eğlence İslamiyet’i kabul eden Türkler yeni bir kültürle karşılaşmışlardır. Bu kültürden etkilenmelerine karşın kendi geleneksel kültürlerini de sürdürmüşlerdir. Bugün Türklere ait olan, geçmişte ise birçok kültürün izlerini sürebildiğimiz Anadolu top- rakları üzerinde yapılan araştırmalar sonucunda konu ile ilgili derlemelere kolaylıkla ulaşılıyor. Kültürlerin karşılaşması, birbirini etkilemesi ve değişim, vazgeçilmez olarak sürmekte. Göçebe bir toplumun, yerleşik olan bir diğer toplum ile karşılaşması, yüzyüze gelişi kaçınılmaz olarak yeniyi, ‘statik olan bir şeyin dinamikleşmesi’ sürecini de getirecektir. Aynı durum günümüz Ana- dolu köylüsünün doğum, sünnet, düğün, askerlik, ölüm gibi geçiş ritüellerinde uyguladığı temel işleyişleri de tanımlar. Bu ritüeller ile birlikte yeni yerlerde yeni insanlar ile karşılaşan insan, yeni yaşayışların da baş sorumlusu olur. Göç, sürgün, kan davası ve kuraklık gibi zorunlu sebepler ile yer değiştirmeye maruz kalan insan kendi kültür malzemesini başka yerlere taşımış, başka yapılar ve başka formlar içinde sunmak zorunda kalmıştır. Yerlere göre farklılıklar gösteren bu aynı kültüre ait farklı malzemeler ile, yalnız bir kültüre aitmiş gibi görünen ve fakat birçok kül- türe ait olan sadeleşmiş ve aslını yitirmiş hibrit malzeme, bugün Anadolu köylüsü temsillerinin ilk örnekleridir. Konularına ve oynandıkları zamana göre değişikliğe uğrayan ve bu değişiklikler çerçevesinde alt başlıklara ayrılarak sınıflandırılan temsiller içerik, oynanış şekli, kostüm, konu, karakterler ve oyun aralarında icra edilen tamamen o yöreye ait türküleri itibariyle de, toplumun küçük bir modeli niteligini taşırlar. Karakterler o toplumda daha önce görülen ya da görülme ihtimali yüksek olan insan fi- gürlerinin abartılı bir yansımasıdır. Belirli bir metne baglı kalmadan oynanan bu temsiller o top- lumdaki insan ilişkileri üzerinde olumlu etkiler gösterir. Temsilde oyuna dâhil olan bir oyuncu isim vermeden komşusuna dargınlıgını belli edebilir ya da daha önce yapılan bir şakanın öcünü karşı- sındakini kırmadan, mizahi bir üslupla alabilir. Böylelikle temsiller insanlar arasındaki paylaşımın, sohbet ve muhabbetin zarar görmeden devamını saglar. Temsiller üzerinde yapılan incelemeler bizlere bugün Anadolu insanının düşünen, düşün- düğünü paylaşan ve paylaştığını yaşamaya ihtiyacı olan sosyal bir varlık olduğunu gösteriyor. Acılarını, sevinçlerini, mutluluklarını birebir paylaştıkları bu oyunlar aynı zamanda o toplumun kimlikleri olarak dogaya, geçmişe ve kültüre sıkı sıkıya bağlı etkinliklerdir. Anadolu, tarih içeri- sinde Orta Asya, Mezopotamya ve Akdeniz’i birbirine baglayan bir köprü, bir ticaret merkezi ve beyliklere başkentlik yapmış siyasi merkezler olmuştur. Bu stratejik konumu ve siyasi özelligi, bölgenin kültürünü, sosyal hayatını ve ekonomisini aynı paralelde etkileyerek canlı tutmuştur. Anadoluda yaşayan boyların kökenlerinde, Türkmenlerin Orta Asya kaynaklı göçebe Türk çiftçi kültürü yaşar. Bu kültür özellikle seyirlik oyunlarında, saya törenlerinde, yöresel yemeklerde daha belirgin olarak ortaya çıkar. Türkler aralarında kan bagı bulunan bölgedeki diger Müslüman zümre ile uzun dönem birlikte kardeşçe yaşamışlardır. Göç edip yerleştikleri yerlerde zamanla oradaki yerli halk ile kaynaşması ile aradaki sosyo-kültürel farklılıklar yok denecek noktaya gel- miştir. Ülkemizde 1960›lardan sonra görülen yurt dışına göçün fazlaca olması sonucunda bir kısım Türk insanı, memleketine geri dönmüş; büyük bir kısım ise yurt dışında yaşamaya devam etmiştir. Yaşanan bu kültürel alışverişler; kültüre, toplumsal hayata ve dile yansımıştır.

RkJQdWJsaXNoZXIy NzM2ODUz