Anadolu-Selçuklu ve Karahanlı Dönemleri Türk-İslam Kitabeleri Üzerine Mukayeseli Bir Değerlendirme

74 Dr. Kayrat BELEK T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı yönetiminin ve kimliğinin korunmasında temel unsur olarak alındığı aşikârdır (Kafesoğlu 1998: 248-258, Genç 1981: 66-75). Bu kapsamda Karahanlılar döneminde dahi “kut” varlığından açıkça söz etmek mümkün- dür. Yusuf Has Hâcib’in Kutadgu Bilig eserinde söz konusu duruma ilişkin mümtaz bilgiler yer almakla birlikte “Isık-Göl” yöresindeki Teskey Ala-Too “Tosor” Yazıtı, “Han-Tepe” Yazıtı üzerine işlediği kut, ilig, egiz, sökmen, kutlug, alp gibi kelimeler bunun en bariz örneğini teşkil eder. Zira “ kut” ve “kutlug” sözlerinin doğrudan doğruya Karahanlılarda ve Selçuklularda “devlet” mefhu- munu ortaya çıkaran -devleti idare kudret ve selahiyeti-kimlik özgürlüklerini- koruyan manasına geldiği görülür. Adı geçen yazıtların metinleri önemli olmakla birlikte Türklerin zaman zaman hükümleri altında bulundurdukları Merkezî Asya, Doğu Avrupa ve Yakın Doğu Asya topraklarına kadar ortaya çıkarmış oldukları yazıtlarında aynı kültürü paylaşmaktan doğan benzerlikler dikkati çekmektedir. Anadolu-Selçuklu ve Karahanlı Dönemleri Türk-İslam Kitabeleri Kırgızistan coğrafyasındaki “Isık-Göl Yazıtları: Arapça ve Hakani Kitabeleri” konu başlığın- da “Küngöy Ala-Too Yazıtları”; “Teskey Ala-Too Yazıtları”; “Küngöy Ala-Too ve Teskey Ala-Too Damgalı Yazıtlar ve Kitabeler” adlı olarak sınıflandırılabilir. “Küngöy Ala-Too” mezar taşlarının çoğununda Kuran-ı Kerim’deki Âl-i İmrân Sûresi 18.,19. ayetlerinin yazılması ve daha çok Kara- hanlı devlet adamlarına dikilmesi (Vezir Seydülmülk gibi) ve kitabe metinlerinde “Şafiî mezhebi” tesiri olduğu görülmüştür. “Şafiî mezhebi”nin ilk taraftarlarından Şaş bölgesinde Şeyh Ebu Bekr Muhammed Kaffal (ö, 976/77) olduğu bilinmektedir (Barthold 1963: 237). Bunun yanında anılan bölgeye “Kerk” (Fergana) ve “Sâri” (İran) şehirlerinden gelen din adamlarının büyük rolü olduğu açıkça bellidir. “Küngöy Ala-Too” mezar taşları “Teskey Ala-Too” kitabelerine göre görünüm ve metin muhtevası bakımından, aynı bölgede bulunsalar da, oldukça farklıdır. Bunun yanında “Koy Sarı” yazıtında hem Köktürk yazısı hem de Arap harfli yazısı mevcuttur. Diğer “Ton” ve “Ceti Ögüz” kitabelerinden de Karahanlı devlet adamları adına ithafen konulmuş mezar taşlar (Hacib, Hoca vb) ve ayrıca konar-göçerlerle ilintili boy kimliklerini belirten (Kayı, Kimak, Buka) kitabeler vardır (Belek 2015: 357-360). “Küngöy Ala-Too ve Teskey Ala-Too Damgalı Yazıtlar ve Kitabeler” kısmında Arap harfli yazıtlar arasında konar-göçer hayattan geldiğini gösteren bir sürü boy “damgaları” görülmesi dik- kati çeker. Oysa bu boy damgalar arasında Divanü Lügat at-Türk’te de geçen “Oğuz” boylarına ait damgalarına rastlanabilir. Bu vesile ile Isık-Göl bölgesinde “Oğuz” ve “Türgiş” boylarının çok zamanlardır hayat sürdüren mekân olduğu anlaşılmıştır. Söz konusu “Küngöy Ala-Too Yazıtları”ndan görüldüğü gibi IX-XII yüzyıllarda İslam çe- şitli tarikat yoluyla yayılmıştır. Fakat İslamiyetin hangi tarikat yoluyla yayıldığıyla ilgili kesin bir kanıt yoktur. Genel itibariyle Karahanlıların İslamiyetin Hanefi mezhebi taraftarları olduğu bilinir (Barthold 1963: 315-317). Karahanlılarda İslamiyetin resmen kabul edilmesiyle Karahanlı toprak- larında müslüman ve gayri müslüman tabakaları olarak ayrıldığı bilinmektedir (Genç 1981: 38- 40). “Küngöy Ala-Too” mezar taşlarının çoğununda Kuran-ı Kerim’deki Âl-i İmrân Sûresi 18.-19. ayetlerinin yazılması ve böyle içerikli kitabelerin Orta Asya’nın diğer bölgelerinde bulunmaması oldukça dikkati çeker.

RkJQdWJsaXNoZXIy NzMzNDcy