Balıkçılık Folkloru- Çanakkale Geleneksel Balıkçılığı Üzerine Bir Değerlendirme

182 Mümtaz FIRAT T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı senle doksan arası, yola çıkma kör olası. Seksenle doksan arası kış yaparmış çok (KK1). Mart dokuzu/attı topuzu. Mart dokuzu çok kuvvetli kış yapar, dondurur (KK2). Kork nisanın beşinden, koca öküzü ayırır eşinden (KK2). Görüldüğü gibi deyimleştirilen önemli tarihler böylece sözel ha- fızada daha kolay saklanabilmekte ve aktarılabilmektedir. Cemrelerin bu takvime göre şu şekilde düştüğü hesaplanmaktadır: 105’te birinci cemre, ikinci cemre 112’de. üçüncü de bir hafta sonra. Bir hafta aralan (KK3). Balıkçılar aralık-mart arası dönemi erbain olarak adlandırmaktadırlar. Yine bu takvime göre balık göçünün hangi tarihlerde gerçekleşeceği de deyimleştirilmiştir. Burnumu buz tutsa demiş, 90’da levrek, gümüş, kefal gider yukarı (KK4). Balıkçılar hava tahmini için ay, güneş, yıldız, bulut gibi olguları gözlemlemektedir. Kendi- lerine aktarılmış olan geleneksel bilginin en yoğun kullanıldığı alanlardan birisi budur. Ay dolunay evresindeyken çevresinde halka bulunması durumunu da balıkçılar şu şekilde yorumlamaktadır: Ay aydınlığıysa, ay ağıl yapar mesela büyük ağıl, küçük ağıl. Mesela bi tanesi ağıl yapar ona; bi tanesi yağmura işaret, bi tanesi rüzgâra işaret. Küçük olan yağmura işaret , büyük ağıl rüzgâra işaret (KK5 ) . Ayın doğduğu ilk güne göre havanın bir ay boyunca nasıl seyredeceğine dair yo- rumlar yapılmaktadır. Ay nasıl doğarsa, nasıl doğup ta eserse öyle devam eder. Hiç esmeden doğarsa yine öyle devam eder derdi (KK6). Yine benzer bir yorum yeniayın ilk bir kaç günü takip edilerek, on beş gün boyunca havanın nasıl seyredeceği konusunda da yapılmaktadır. Yani derki biz balıkçı esnafı, ya rüzgâr, yeni ayı hava bozukken aldı. On beş gün hayır yok havada (KK6). Hilal şeklinde görünen ayın uçları hafif aşağı doğru bakarsa bunu balıkçılar ay ayakta şeklinde ifade etmektedirler. Bu durumu rüzgâra işaret saymakta ve bu nedenle ay ayakta, balıkçı yatakta deyimini kullanmaktadırlar. Ayın uçları yukarı doğru bakarsa deyim, ay yatakta, balıkçı ayakta şeklinde kullanılmaktadırlar. Güneşin batarken aldığı renklere göre de bazı yorumlar yapılmaktadır. Güneş batarken: Bal rengi gökyüzü, hava güzel olacak demek. Tatlı kırmızı renk, iyi hava demek. Hafif sarı gök- yüzü, rutubet ve yağmur. Pembe ve fıstıki renk, şiddetli fırtına, yağmura. Güneş kırmızı batarsa rüzgâr çıkacağına delalet (KK6). Balıkçılar yıldızların rahat ve çok sayıda görülebilmesini iyi havaya yormaktadırlar. Yıldız- ların kıpır kıpır görünmesini sert rüzgârların işareti kabul etmektedirler. Yağmur için bulutların hareketleri gözlemlenmektedir. Bulutların siyah ve alçak olması en önemli belirti olarak kabul edilmektedir. Yine bulutların kaz göğsü şeklini alması durumunda sert havanın geleceği şeklinde yorumlanmaktadır. Bulutların konumuna bakarsın mesela. Kaz göğsü gibi yaptı, hava geliyo, hava hazırlık yapıyo de esin (KK7). Yıldırımların çakış şekline göre de bazı hava tahminleri yapılmaktadır. Yatay çakar o ha- vadan korkma. Dik çaktığı zaman bora yapar, sert rüzgârlar gelir çaktığı yerden (KK8). Balıkçılar, kar yağışını balıkçılık için olumlu bir hava olayı olarak değerlendirmektedirler. Suyun soğuması nedeniyle balıkların kıyıya daha fazla sokulduğu ifade etmektedirler. Hava tahmini için gözlemlenen bir unsur da hayvanların hareketleridir. Balıkçılar, balık miktarının artışını da havanın bozacağına dair işaret olarak kabul etmektedirler. Martıların yüksek

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTgx