Balıkçılık Folkloru- Çanakkale Geleneksel Balıkçılığı Üzerine Bir Değerlendirme

180 Mümtaz FIRAT T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı yapımından sonra yapılan geleneksel uygulamaların başında kurban/adak kesmek gelmektedir. Kurban teknede kesilerek kanı tekneye akıtılmakta ve kanın bir kısmı da teknenin baş kısmına ve kamaraya sürülmektedir. Kesilen kurban eti, tayfalara ve yoksullara dağıtılmaktadır. Balıkçılığın Ekonomisi 80’li yıllara kadar bölgede avlanan balığın pazarlanmasında yaşanan sorunlar nedeniyle balıkçılığın yavaş geliştiği söylenebilir. Zira yapılan görüşmelerde avlanan balığın sınırlı ölçüde İstanbul ve İzmir gibi şehirlere gönderilebildiği, iç piyasada ise yine sınırlı oranda dağıtılabildiği görülmüştür. Geçmişte avlanan balıkların önemli bir kısmı ilçe ve şehir merkezlerinde satılırken bir kısmı kara ve deniz yoluyla İstanbul ve İzmir’e gönderilmektedir. Şehir merkezine ulaştırılabilen balıklar madrabaz ya da kabzımal olarak adlandırılan aracılar tarafından satın alınarak iç piyasa- ya dağıtılmaktadır. Yine bu kabzımallar büyük oranda avlanan balığın bir miktarını genellikle kara yoluyla İstanbul ve İzmir’e göndermektedir. Özellikle küçük balıkçı köylerindeki balıkçılar ise avla- dıkları balığın bir kısmını yakın dağ köylerine eşeklerle ya kendileri götürüp satmakta ya da daha çok çerçi olarak anılabilecek küçük ticari kişiler aracılığıyla satmaktadırlar. Avlanan balıkların bir kısmı da bir dönem İstanbul-İzmir arasında deniz taşımacılığı yapan büyük vapurlar aracılığıy- la bu şehirlere götürülmektedir. Büyükşehirlere balık götüren balıkçılar genellikle balığı oradaki kabzımallara satarak paralarını peşin almaktadırlar. Kazançlarının bir kısmını yine avlanma için ihtiyaç duydukları ağ ve benzeri malzemeleri satın almak için kullanmaktadırlar. Günümüzde ise balığın pazarlanmasında hiç bir sorun kalmamış görünmektedir. Balıkçı- lar, avladıkları balığı şayet balıkhanelerde mezat denilen açık artırmaya dahil etmeden satmak niyetindeyseler, kabzımala telefon edip balığı bulundukları yerde almalarını sağlayabilmektedir- ler. Lüfer gibi yüksek getirisi olan balıklar için bu yol kullanılırken, balıkçılar arasında halk balığı olarak adlandırılan fiyatı daha düşük olan sardalye, istavrit, kupa, gümüş, zargana türü balıklar balıkhanelerdeki mezata gönderilmektedir. Balıkhaneye getirilen balık, bir tür açık artırma yönte- miyle balık tezgâhı sahiplerine ya da kabzımallara satılmaktadır. Satılan balığın parası peşin ya da en geç birkaç günlük gecikmeyle balıkçıya ödenmektedir. Balıkçıların düzenli olarak alışveriş yaptıkları kabzımalların, aynı zamanda balıkçılara ihtiyaç duymaları halinde avans verebildikleri de ifade edilmektedir. Balıkçıların avlanma için ana gider kalemlerinin başında tekne, av malzemesi ve yakıt giderleri gelmektedir. Bölge balıkçılarının tekne alımında banka kredisine başvurmaları oldukça yaygın bir durum. Özellikle eski balıkçıların önemli bir kısmı ilk teknelerini bu yolla yaptırmışlar. Yine balıkçıların genellikle her yıl düzenli olarak yaptırmak durumunda kaldıkları tekne bakımı, bir diğer tekne gider kalemini oluşturmaktadır. Balıkçılardan bazıları zamanla bu bakım işini öğ- renmiş olmalarına ve kendi işgüçleriyle gerçekleştirmiş olmalarına karşılık malzeme giderleri sa- bit olarak kalmaktadır. Diğer bazı balıkçılar ise bakım işini tamamen ustalara yaptırmaktadırlar. Yıpranan ağların yenilenmesi, farklı ebat ve çeşitlilikte ağ alınması, olta malzemesi alınması gibi diğer av gereçleri de diğer bir önemli gider kalemidir. Devletin sağladığı indirimine rağmen balık- çıların önemli bir gider kalemi de yakıttır.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTgx