Datçada Guş Dutmak ve İpek Dokumacılığı, Muğlada Guş Dutmak

251 Datça’da (Muğla) “Guş Dutmak” ve İpek Dokumacılığı Maddi Kültür Fotoğraf 1. Guşlar (Fotoğraf: Güseren Karaköse) Eskiden Datça’da guş tutmak yaygın olarak yapılmaktaymış. Nihat Akkaraca’ya göre; yö- rede kızların çeyizinin çoğunluğu ipekten yapıldığı için her evde guş tutmakla uğraşılmıştır. Nisan ayı başlarında dut ağaçları tomurcuklanmaya başladığında Bursa’dan Muğla’ya gelen ipek böce- ği tohumları, tohum satıcıları tarafından Datça’ya getirilerek yüksükle satılırmış. Tohumlar daha sonra tarım ilçe müdürlüğünden temin edilmeye başlanmıştır (Muzaffer Özgen, Osman Akın). Muzaffer Özgen, yapılacak ipeğin yüksük ve geleple ölçüldüğünden ve halk arasında “kaç yüksük tohumdan kaç ipek alındığı” konuşmalarının geçtiğinden bahsetmektedir. Datça’da eskiden dut ağaçları yapraklanmaya başladığında kadınlar, yüksükle aldıkları 1 mm çapındaki oval yumurtaları sıcak tutmak için küçük bir kese içerisinde koyunlarına ko- yarak açılmasını sağlarlarmış. Bu adet günümüzde artık uygulanmamaktadır. Yumurtalar özel bir saklama şekli olmadan nisan ayı sonlarında guşlar çıkıncaya kadar saklanmaktadır. Sıcak ortamda duran yumurtalar 10-15 gün sonra çatlamaya başladığında bir odaya bolca serilmiş dut yapraklarının üzerine boşaltılmaktadır. Guşlar kav değiştirme dönemleri olan 2-3 gün içerisinde yapraklardan azar azar yerken sonrasında birden çok yemeğe başlarlar ki kadınlar buna “guşlar aladı” demektedir (Osman akın). Guşlara bundan sonra durmadan yaprak verilmektedir (Gülse- ren Karaköse).Dut yaprağı yiyerek devamlı büyüyen guşlar 4 defa kav (deri) değiştirmektedir. 5. haftanın sonunda guşlar çalı aramaya başladığında etraflarına bol çalı yerleştirilmektedir. Zamanla guşların renkleri değişmektedir. Başı biraz ağarıp kıç tarafı hafif krem rengine dönmeye başladığında ve daha yavaş hareket etmeye başladıklarında “guşlar saracak” denil- mektedir. Bu aşamada guşların büyüklükleri 8 cm.yi bulmaktadır. Guşların rahatça koza yapması için sargı çalısına gidilmekte, dağlardan sütleğen, sakızlık, palamut çalısı gibi bitkiler toplanarak guşlar üzerine konulmaktadır (Osman Akın, Durkadın Toker). Guşlar başlarını yukarı kaldırarak salladığında koza örmeye başlayacakları anlaşılmaktadır (Muzaffer Özgen). Guş alt dudağın- dan çıkarttığı salgı ile önce kendini havada tutturarak dıştan içe doğru koza örmeye başlamakta- dır (Gülseren Karaköse). Guş bir gün içersinde kendi etrafını örmeyi tamamlar. Ortalama 3-4 gün içerisinde koza oluşmaktadır (Fotoğraf 2 ve 3).

RkJQdWJsaXNoZXIy NzMzNDcy