Dördüncü Sanayi Devrimi ve Gelenek Kültürü

210 Prof. Dr. Nebi ÖZDEMİR T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı kültürü üzerindeki etkilerinin çözümlenmesi kültür bilimi araştırmalarına yeni veri ve yaklaşımlar kazandırabilir. Nitekim akıllı telefonların bireysel ve toplumsal yaşamı, ilişkileri, iletişimi ve etkile- şimi, dolayısıyla gelenekleri ve kültürü farklılaştırdığı gözlenmektedir. Akıllanan araçların insanla- rı aptallaştırdığı sıklıkla tartışılmaya başlanmıştır (Carr, 2012). Sosyal medya yeni sosyo-kültürel ortam ve ürünlerin yaratılmasını ve küresel ölçekte paylaşılmasını sağlarken gelenek kültürünün yerleşik yaratım, aktarım ve deneyim aşamalarını değiştirmektedir. Elektronik davetiye, yerel in- ternet sitesinde doğdu ilanları ve sanal tebrik kartları vb. bugünkü gelişmeler karşısında oldukça eski ve basit ürün ve uygulamalar olarak kabul edilmektedir. Nesneler arası internetin konut ve kent merkezli kültürel mekânları ve gelenekleri, biyoteknolojinin ise özellikle doğum öncesi ve sonrası kültürel uygulamalarla kabulleri farklılaştırmaya başladığı gözlenmektedir. Bugün gele- nek kültüründe gözlenen değişim ve dönüşümler buzdağının görünen kısmının küçük bir bölü- münü oluşturmaktadır. Bütün bu hızlı değişmelere karşılık kültür araştırmacıları genellikle teknolojinin etkilerini art zamanlı olarak belirlemeye ve açıklamaya çalışmışlardır. Bu nedenle de bugün ve gelecekle pek ilgili olmayan kültür araştırmalarının çıktıları işlevsel değildir. Gerçekte ise geçmişin bilgisini özümseyen kültür bilimcilerin bugünü yetkin bir şekilde değerlendirerek ortaya çıkan sorunlara çözümler üretebilmeleri ve geleceği öngörerek tasarlayabilmeleri gereklidir. Kültürün insanoğ- lunun çözümlerinden oluştuğu gerçeğinden hareketle kültür araştırmacılarının da benzer işlevi yerine getirmeleri beklenir. Sonuç olarak bu bildiride etkileri henüz yeni yeni belirginleşmeye başlayan dördüncü sanayi devriminin gelenek kültürü üzerindeki muhtemel etkileri belirlenmeye, öngörülmeye ve açıklanmaya çalışılacaktır. Dördüncü sanayi devrimini konu alan yayınlarda kültür, hele de gele- nek kültürü üzerindeki etkilerine yeterince odaklanılmaması, bu çalışmanın temel güçlüklerinden biridir. Bu nedenle diğer son dönem kaynaklarının yanında, bu araştırmanın da özünü oluşturan Klaus Schwab’ın (2016) Dördüncü Sanayi Devrimi adlı kitabında belirtilen değişim ve dönüşüm- lerin (ki bu çalışmada da kültürel boyut pek dikkate alınmamıştır) genel olarak kültür, özel olarak da gelenek kültürü üzerindeki etkileri ve yansımaları çözümlenmeye çalışılacaktır. Giriş: Sanayi devrimlerinin temelini oluşturan teknolojik gelişmeler özünde yaşamı değiştirmeyi amaçlar. Son dönemdeki teknolojik gelişmeler ekonomik, toplumsal, politik ve özellikle kültürel değişmelerin temel nedeni olarak değerlendirilebilir. Nano ve genetik gibi iki önemli tetikleyicinin ortaya çıkardığı “dijitalleşme, mobilizasyon, robotlaşma, yenilenebilir enerji ve uzay teknolojileri vb.” büyük eğilimleri içeren bu yeni çağa “dijital çağ, sibernasyon çağı, anlam çağı, nano teknoloji çağı, genetik çağı, robot çağı, bulut çağı, hologram çağı, simülasyon çağı, sensör çağı, mobil çağı, fütürist çağı ve dördüncü endüstri çağı” gibi adlar verilmektedir (Tarhan, 2017: 218- 219 vd.). “Büyük veri, bulut bilişim, yapay zeka, nesnelerin interneti, giyilebilir teknolojiler, artırılmış gerçeklik, 3 boyutlu çizim ve baskı teknikleri, özelleştirilmiş mobil uygulamalar vb.” (Tarhan, 2017: 219) yeni çağı biçimlendiren, dolayısıyla yaşamı değiştiren ve dönüştüren teknolojiler olarak be- lirginleşmektedir. Devletler, şirketler, toplum ve birey yeni bir çağın etkisi altındadır. Bu çalışmada ekonomik, siyasal, toplumsal vb. alanlardaki değişmelerin dış dinamikler bağlamında kültürü de biçimlendirdiği savı temel alınmaktadır. Buna karşılık çalışmanın sınırlılığı nedeniyle dördüncü

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTgx