Genel Konular

324 Âdem TERZİ T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı “Yürürken arkasından çizmesine yapıştım. Karanlık yerden çıkarken. Adam nasıl bağırdı biliyor musun? ‘Şerefsizim daha benim çoluk çocuğum da olmaz.’ dedi.” 3 • Yeni madencilere özellikle yer altında çok sayıda farklı meslek şakası yapılmaktadır: İçe- ride kantin olduğunu söyleyip herhangi bir şey ısmarlayarak yer altının uzun ve karmaşık ga- lerilerinde dolaştırmak, ağır direkleri çekmek için kullandıklarını söyleyip aynı galerilerde öküz aratmak, galerilerdeki tozu dumanı temizlemek için duman/toz süpürgesi aratmak, direk diplerini doldurmak için gerekli çamuru üretmek için kullanılacağını söyleyip çamur yapma makinesi arat- mak, kısa süre sonra yine tozla kaplanacak uzun rayları süpürtmek, haberi olmadan birinin takım sandığına ağır metaller koyup taşıtmak en yaygın şakalardır. Çalışma yerlerinde yıkanan, pavyon adı verilen yatakhanelerde kalan işçiler arasında uyuyanların parmak aralarına gazete kâğıdı ko- yup yakmak, şampuan kutularına yağ doldurmak gibi şakalar da çokça yapılmakla birlikte bunlar başka alanlarda da görülebilecek türdendir. İçeride “Ocağın Arabı”, “Hacı Baba” gibi olağanüstü varlıkların olduğunu söyleyerek ya da onları taklit ederek korkutma amaçlı şakalara da rastlanmaktadır ki dar ve karanlık dehlizlerde etkisi yüksek olan bu şakaların daha az yapıldığı söylenebilir. “Şaban Bey yeni bölüm mühendisi oldu. O zaman başmühendis. Telefon ediyor dolumcuya, dolumcunun adı Şaban. ‘Kaç araba oldu?’ diyor. ‘Bana bak!’ diyor dolumcu, ‘Şaban diye mühendis adı mı olur?’” 3 • Meslek şakaları dışında, yeni başlayanların yer altını ve çalışma şartlarını bilmemelerin- den doğan acemiliklerine, şaşkınlıklarına değin anlatılar da yaygındır: “Mehmet Ali Bey maden mühendisi. Hem katıra kızıyor, hem seyise. Ocak- ta manyetolu telefon var, çeviriyor. Seyisi bağlatacak. Santral operatörü çıkıyor. Kimle görüşecekse oraya bağlayacak. ‘Oğlum beni ahıra bağla bakayım.’ diyor. ‘Beyim ahıra bağlayamam, ahırda boş yer yok.’ diyor santral operatörü. Müdür sinirlenince de ‘Boşalınca bağlayacağız.’ diyor.” Madencilerin bir bölümü uzun zamandan bu yana sıhhiyeci olarak yetiştirilmekte, hafif kazalarda ilk müdahaleyi de sıhhiyeciler yapmaktadır. Daha ciddi kazalar için ise tahlisiye ekipleri bulunmaktadır. Yüksek olasılıkla buna bağlı olarak küçük kazaların çok sık olduğu bu alanda halk hekimliğiyle ilgili çok fazla bulguya rastlanmamıştır. Ancak, bazı tehlikeli durumlarda işe yaraya- cağı düşünülen kimi pratikler dile getirilmektedir. Örneğin havanın az ya da kirli olduğu yerlerde büzülerek oturmanın vücudun hava ihtiyacını azaltacağı, demirin havayı çekeceği bilgisinden hareketle göçükte kalındığında demir boruların ısırılması gerektiği gibi.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTc2