Kreşinlerde (Hristiyan Tatarlarda) Ölüm ile İlgili Örf, Adet, Gelenek ve Ritüeller
200 Rasilya KARİMOVA T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı 2.2.4.5. Ölünün Gömülmesi Kreşinlerde, dindaşları olan Ruslardaki gibi, ölü genellikle vefatının üzerinden üç gün geç- tikten sonra defnedilir. Mezarlıkta, mevta daha kabre indirilmeden onunla helalleşme merasimi yapılır. Defin öncesinde papaz veya dinî bilgisi olan biri tarafından, İncil’den ayetler ve ölünün ruhu için iman (dua) okunur. Tabut mezara indirildikten sonra, daha önce mezardan alınıp kiliseye götürülür ve papaz tarafından okunarak kutsanmış olan mezar toprağı papaz veya bu ritüeli yapan başka bir kişi tarafından haç formunu alacak şekilde ve özenle tabutun üstüne atılır. Sonra mezarlıktaki herkes tarafından, Ispadi/Gospodi blagoslavi! (Allah’ım affet!) denilerek mezara birer avuç daha toprak atılır. Bundan sonra ise defin işlemine katılanlar tarafından küreklerle mezara toprak atılır ve ölü defnedilmiş olur. Mezarın üstüne, ayakucu kısmına, tahtadan yapılmış ve üzerine kalemle yazılmış veya kazılmış olacak şekilde ölünün adının ve soyadının yazılı olduğu bir haç dikilir. Bunun amacı, mezarda yatan kişinin kim olduğunu belirtmek, mezarlığın büyük olduğu durumlarda da mezara gelen yakınları tarafından ölünün kolayca bulunabilmesini sağlamaktır. Ölünün defnedildiği gün, eğer hazırsa, mezarın etrafına “ çardugan / rӓşӓ tk ӓ» (demir telleri birbirine yapıştırarak hazırlanmış mezar çiti) yerleştirilir. 2.3. Ölüm Sonrası 2.3.1. Cenaze Evi (Ölü Evi) Kreşin toplumunda cenaze sonrasında kadınlar tarafından açık renkli kıyafetler giyilmez, cemiyet içinde eğlenceler tertip edilmez. Cenaze sonrasında kaçınılan bu uygulamalar bir nevi yas tutma olarak kabul edilir. Ancak yas döneminde Kreşinler bunu ifade etmek için siyah renkli kıyafetler giymezler. Cenaze çıkan bir evde ölünün yakınları tarafından kırk gün boyunca mum yakılır. Kreşin toplumundaki hemen hemen herkes bu konuda çok hassastır. Son derece özenli bir şekilde yapılan bu uygulama da bir çeşit yas göstergesidir. 2.3.2. Belli Günler – Ölü Yemeği Günümüz Kreşinlerinde, ölenin ruhu için öçĕ s ĕ /öç ĕ ( üçü ) , tugızı (dokuzu) , pominka/kırıgı (kırkı) ve yılı (yılı, yıllığı) diye adlandırılan günlerde törenler yapılır (K.5, K.9, K.12). Üçüncü, dokuzuncu ve kırkıncı günlerde ölünün ruhu için dua etmek dinî içeriklidir. Hz. İsa nasıl öldükten sonra üçüncü günde yeniden dirildi ise ölen bu insanı da Xoday (Hüda) diriltip ona ebedî hayat versin diye yapılır ölünün üçü ile ilgili tören ve ritüeller. Öçĕsĕ/öçĕ (üçü) olarak adlandırılan günde yapılan merasimin vakti genellikle ölünün gö- müldüğü güne denk gelir. Bu özel günde yapılan merasime ölünün yakınları, akrabaları, kabir kazan kişiler, ölüyü yıkayanlar, cenaze evi için yemek hazırlayan kişiler ve ölünün komşuları katılırlar. Bu özel güne has olmak üzere “ koymak” adı verilen bir hamur işi tavada kızartılarak hazırlanır. Buğday, pirinç veya darı lapası ile “ kisäl” adı verilen bir tür soğuk ve sıvı içecek de hazırlanır (K.1, K.6).
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTgx