Neolitik Çağ

1.3.1.3. İnanç Anahtar Kelimeler: Türkiye, ölü gömme âdeti, heykel, kabartma. Yerleşik yaşama geçildiğinde toplumsal değerler gibi inançla ilgili değerler de değişir. Bu durum kendini en iyi ölü gömme adetlerinde gösterir. Ölü gömme gelenekleri, ölüler için özel alanların ayrılması, ölülerin yanına bırakılan eşyalar bu çağ insanlarında inanç düşüncesinin varlığını kanıtlar. Komşu ülkelerde olduğu gibi Türkiye topraklarında da o çağda yaşayan bütün topluluklarda kimi istisnalar dışında ölüler evlerin içine, taban altına açılan çukurlara gömülür. Bazen evlerin arasına, açık alanlara da gömme yapılır. Mezarlara bir, bazı durumlarda iki birey gömülür. Bir iki istisna dışında ölüler mezara ana rahminde olduğu gibi bacak ve kolları gövdeye çekik durumda sağ veya sol yanlarına yatırılarak yerleştirilir. İkinci evreden itibaren ölülerin bazı eşyalarla birlikte gömülmesi/ hediye bırakma âdeti yaygınlaşır. Çağın başından itibaren tekil veya toplu olarak bulunan kemikler ikincil gömmelerin varlığını gösterir. Ölünün gömülmesinden bir süre sonra kimi mezarlar ( Nevali Çori, Pınarbaşı) açılarak kafatasları alınmıştır. Bunlara nasıl bir uygulamanın yapıldığı kafatasları ele geçmediği için bilinmez. Ancak ölülerin üstüne aşıboyası dökülmesi veya aşıboyası topakları bırakılması âdeti yaygındır. Eski Yakındoğu’ dan tanınan, şimdilik Anadolu’ daki benzersiz bir uygulama olan, bazı ölülerin sıvı kireçle kaplanması âdeti ile Körtik Tepe’ de karşılaşılır. Bu yerleşimdeki mezarlar takılar ve çoğu kırılıp ölünün üstüne bırakılmış zengin eşyaları ile dikkati çeker. “Kamu Binaları” olarak nitelenen yapılarda bu çağ ölü gömme ve inanç sistemi ile ilgili önemli bilgiler elde edilir. Bunlardan biri olan Çayönü “ Kafataslı Yapı”, içindeki hücrelerde, ikincil olarak toplanmış 450 kadar bireye ait kemikleri barındırır. Bu yapı sadece iskeletlerin korunduğu bir bina değil aynı zamanda gömme töreni ve kurban gibi ayinlerin de yapıldığı bir yerdi. Heykel ve kabartmalarla bezeli Nevali Çori yapıları da toplu ayin/ törenlerin yapıldığı binalardır. Göbekli Tepe’ nin yuvarlak planlı “T” biçimli dikilitaşlarla bezeli yapılarının ise ölü kültü ile ilgili bir işleve sahip oldukları önerilir. Aşıklı Höyük’ te ise tapınak olarak tanımlanan yapının bir odasında taban altındaki mezara kafatası ameliyatı geçirmiş genç bir anne ile bebeği gömülmüştür. Şimdiye kadar Anadolu’ da saptanmış en eski trepanasyon olan bu örnek tıp tarihi açısından da dönemli bir bulgudur. Anıtsal heykel ve kabartmalar yanında inançla ilgili olarak değerlendirilebilecek bir başka malzeme grubu taş ve kilden üretilmiş heykelciklerdir. Bu buluntulara göre Ana tanrıça inancının hâkim olduğuna ilişkin bir kanıt yoktur. Aksine, cinsiyetleri belirlenebilenler içinde erkek heykelcikleri/ tanrılar? daha fazladır.

RkJQdWJsaXNoZXIy NzM2ODUz