Neolitik Çağ

1.3.2.3. İnanç Anahtar Kelimeler: Türkiye, ölü gömme âdeti, heykelcik. Çanak Çömlekli Neolitik Çağ’ da inanç sistemi ile ilgili bilgiler yerleşim yerlerinde saptanan buluntular ve mezarlardan sağlanır. Önceki çağın anıtsal, özel işlevli yapıları ve büyük boy heykeltıraşlık eserlerinin yapımı terk edilir. Buna karşın her tür taş veya kilden yapılmış heykelcikler en yaygın biçimde görülür. Türkiye geneli göz önüne alındığında bölgesel özellikler ön plana çıkar. Buna ek olarak doğal bağlantılar nedeniyle Güneydoğu Anadolu’da Mezopotamya ve Suriye, Trakya dâhil Marmara bölgesinde Yunanistan ve Bulgaristan Trakya’sının etkileri görülür. Bölgesel özellikler gösterse de abartılı olarak belirtilen, iri göğüs, kol ve kalçalı kadın heykelciklerine her yerleşimde rastlanır. Konutlarda veya kutsal alanlarda taban, seki, duvar kenarına konulmuş ya da onlara eşlik etmek üzere mezarlara bırakılırlar. Yerde, bir tabure/ taht veya hayvanı üstüne oturan, çocuğunu kucaklamış, doğum yapan, yatan, ayakta duran, bazıları boyalı gibi değişik biçimlerde gösterilir. Kadınlara oranla daha az sayıdaki erkek heykelciği tanrı olarak yorumlanır. Oturan veya ayakta gösterilen bu heykelciklerin ortak özelliği doğal ölçülerde ve çoğunun giyimli olmasıdır. Bir kadın ve erkeğin birlikte işlendiği heykelcik/ kabartmalar tanrı çift olarak yorumlanır. Bunların yanında gövdelerin az veya çok şematik olarak işlendiği “idol” olarak tanımlanan tanrı/ tanrıça simgeleri üretilmeye başlar. Bu grup içindeki “Sokma Başlı” olarak tanımlanan idoller Göller bölgesinde yaygındır. Bunlarda çuval biçimli gövdelere kemik veya taş gibi farklı malzemelerden ayrıca hazırlanan başlar oturtulur. Heykelcikler dışında, birbiri üstüne veya yan yana sıralanmış boğa başları ve boynuzları, duvarları bezeyen kadın kabartmaları, kadın göğüsleri ve bazı resimler Çanak Çömleksiz Neolitik sembolizminin artık büyük ölçüde değiştiğine tanıklık eder. Çatalhöyük’ ün bazı duvar resimlerindeki yabani sığır, geyik, çevresinde yapılan (Çatalhöyük, Köşk Höyük) av veya sonrası kutlama töreni, abartılı kanatları ile başsız insanlar arasında dolanan akbaba betimleri önceki dönemle ilişkili av/ ölü kültü olarak görülebilecek ender anlatımladır. Ölü gömme geleneği açısından toplu ve tekil gömme âdeti sürdürülür. Ölüler çoğunlukla evlerin içine, sekiler altına, duvar diplerine veya açık alana eve yakın bir yere gömülür. Çoğunluğu fetüs, bebek ve çocuklardır. Yerleşimlerdeki nüfus göz önüne alındığında bir kısım yetişkinlerin mezarlık gibi başka bir alana gömüldükleri varsayılır. İstisnalar dışında çoğu sağ veya sol yanlarına yatırılmış, bacak ve kolları karna çekik olarak gömülür. Ölüler, bazen hasıra, kefene sarılır, çocuklar sepete de konulabilir. Bazen de olasılıkla ölünün mezara taşındığı kumaş, deri, post, tahta/ sedye gibi malzemeler üstünde bırakılır. Bazı bireylerin sadece kafatasları veya hem kafatasları hem de vücutlarında kırmızı aşı boyası, cıva oksit, mavi azurit, yeşil ( malahit) boyalara rastlanır. Çanak Çömlekli Neolitik Çağ’da karşılaşılan bir diğer uygulama, önceki çağın bazı yerleşimlerinde görüldüğü gibi, bazı mezarların sonradan açılarak kafataslarının alınmasıdır. Çatalhöyük ve Köşk Höyük’ ten tanınan bu adette alınan baş alçı/ kil ile sıvanarak yeniden biçimlendirilir, yaşamsal önemi olan kanı simgelediği düşünülen aşı boyası ile boyanır. Bu tür kafatasları ayrı bir yerde korunur veya toplu olarak bir başka mekâna gömülür. Bu tür uygulamalarda yaş ve cinsiyet farkı yoktur. Mezarların büyük kısmına başta takılar olmak üzere, taş aletler, obsidiyen aynalar, kemik tokalar, çanak- çömlek ve heykelcikler bırakılır.

RkJQdWJsaXNoZXIy NzM2ODUz