Osmanlı Tarihi

88 topraklarına girmişti. NevĢehirli Damat Ġbrahim PaĢa İran’da başarı sağlayarak devletinin itibarını yükseltme gayreti içinde İran’a savaş açılması kararını verdi (1722). Türk kuvvetleri Dağıstan, Gürcistan, Şirvan, Kirmanşah bölgelerini, Derbent’i aşan Ruslar ise Derbent, Bakû ve Mazenderan’ı ele geçirmişlerdi. Azerbaycan’da Türk ve Rus kuvvetleri karşı karşıya idiler. Bu sırada Fransa’nın araya girmesiyle Ruslar’la Ġstanbul AntlaĢması imzalandı. İran’ın kuzey ve batı tarafları bu antlaşma ile Türkler’le Ruslar arasında paylaşıldı (1724). Şah Hüseyin’in yerine geçen Tahmasb bu antlaşmayı tanımazken, Mahmud’un yerine geçen EĢref İstanbul Antlaşması’nı tanıdığını bildirdi ve Ruslar ve Osmanlı Devleti ile ayrı ayrı antlaşmalar yaptı (1728). Ancak Tahmasb’a yardım elini uzatan Afşar Türkleri’nden Nadir ġah , Tahmasb Kulu Han unvanını alarak önce Eşref’i, daha sonra Osmanlılar’ı yendi (1730). Ancak bu sırada İstanbul’da Patrona Halil isyanı çıkmış, Sultan III. Ahmed tahttan indirilmiş, Nevşehirli Damat İbrahim Paşa ise öldürülmüştü. Kısa bir aradan sonra savaş tekrar başladı. Osmanlılar üstün geldi. Bunun üzerine Şahın isteği üzerine 1732 yılında Ahmed PaĢa AntlaĢması imzalandı. Nadir Şah bu antlaşmayı tanımadı. Tahmasb’ı indirerek kendisini İran Şahı ilân etti. Daha sonra devam eden savaşlar sonunda 1746 yılında Kasr-ı Şirin Antlaşması’nın şartları aynen kabul edilerek iki devlet arasındaki savaşlara son verildi. Osmanlı-Rus ve Osmanlı Avusturya SavaĢları (Belgrat AntlaĢmaları) Kırm Han’nın Kabartay bölgesinden geçerek İran savaşlarına yardım etmesini önleyen Ruslar, bununla da kalmayarak Azak’ı tekrar aldılar. Kırım’ın başşehri Bahçesaray ’a girerek yakıp yıktılar (1736). İki ülke arasında tekrar barışı sağlayacağını ileri sürerek Türkler’i oyalayan Avusturya hazırlıklarını tamamladıktan sonra üç koldan Rusya’nın müttefiki olarak Türk topraklarına taarruza geçti. Türk kuvvetleri her cephede düşmanlara karşı şiddetle karşı koydu. Bosna Valisi Hekimoğlu Ali PaĢa , Avusturyalılar’ı Bosna’dan çıkardı. Serdar Ġvaz Mehmed PaĢa , Niş’i geri aldı. Banat geri alındı. Belgrat kuşatıldı. Diğer yanda Rus kuvvetleri de Kırım’dan çıkarıldı. Rus kuvvetleri yenildi. Fransa’nın araya girmesiyle her iki devletle ayrı ayrı Belgrat antlaşmaları imzalandı (1739). Avusturyalılar Banat dışında Pasarofça Antlaşması’yla aldıkları yerleri geri verdiler. Ruslar Kırım ve Eflak’tan tamamen çekildiler. Kalesi yıkılmak şartıyla Azak Ruslar’a bırakıldı. Ruslar Azak ve Karadeniz’de ticaret ve savaş gemisi bulundurmayacaklardı. Rus Çarı protokol bakımından Avusturya İmparatoru’na ve Fransa Kralı’na eşit sayılacaktı. Bu antlaşmalar Osmanlı Devleti’nin imzaladığı son şerefli antlaşmalardır. Osmanlı-Rus SavaĢları (Küçük Kaynarca AntlaĢması) Kocasını öldürerek Rus tahtını ele geçiren Çariçe II. Katerina , Balkanlar’a inmek, Boğazlar’ı aşmak, Kafkasya’ya hâkim olmak istiyordu. 1765 yılından itibaren Bosna ve Karadağlılar’ı Türkler’e karşı isyana kışkırtmaya başladılar. Lehistan’daki bazı vatanperverlerin Türkiye’ye sığınmaları ve yardım istemeleri savaşın başlamasına sebep oldu. Rus kuvvetleri Eflak ve Boğdan’a girerek Ġsmail Kalesi yakınlarında Kartal Ovası ’nda Türk kuvvetlerini ağı bir şekilde yendiler. Dobruca’yı işgal eden Ruslar karşısında Kili ve Akkerman Kaleleri de birer birer düştü. Kırım Hanı İstanbul’a kaçtı. Baltık Denizi’nden Aleksi Orlof idaresinde kalkan bir Rus donanması İngilizler’in yardımıyla Mora önlerine geldiler ve ÇeĢme Limanı ’ndaki Türk donanmasını yaktılar (1770). Mora’da isyan eden Rumlar ve kendilerine yardım eden Ruslar buradan atıldılar. Ancak savaş Türkler’in aleyhine gelişmekteydi. Ruslar’ın ilerlemesinden çekinen Avusturya, Türkler’le gizli bir antlaşma yaptı. Prusya Kralı II. Frederik de araya girerek barış yapılmasını sağladı. Karlofça’dan

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU2NTE2