Şanlıurfa'yı Gezelim

29 28 HARRAN KÜMBET EVLERİ Harran’la özdeşleşen kümbet evlerin (Konik Evler) büyük ço- ğunluğu hala mevcudiyetini korumaktadır. Bu evlerin benzer- lerine, Şanlıurfa’ya bağlı Suruç ve Birecik kırsalındaki köylerde de rastlamak mümkündür. Ancak, Harran’daki evlerin diğerle- rinden ayrılan bariz farkı, üst örtüsünde tuğla kullanılmasıdır. Harran’daki evlerinin tuğla ile örtülmesinin iki sebebi vardır. Biri, bölgenin çöl olmasından dolayı ağaç malzemenin bulun- mayışı, diğeri ise, Harran’da bol miktarda bulunan tuğla mal- zemedir. Evlerin yüksekliği içerden en çok 5 metreye varan ko- nik külahlar, 30–40 tuğla dizisi ile örülmüştür. Örgüleri düzensiz bir şekilde balçık sıva ile bağlanan üst örtü duvarlar, içerden ve dışarıdan yine bu harçla sıvanmıştır. Harran evleri bölge iklimi- ne uyumlu olarak yazın serin, kışın sıcaktır. BAZDA MAĞARALARI Harran-Han el-Ba’rur yolunun 16. km. sinden itibaren yolun her iki tarafında tarihi taş ocakları bulunmaktadır. Bazda mağara- ları 19.km.de yolun sağındadır. “Bazda”, “Albazdu”, “Elbazde” veya “Bozdağ Mağaraları” adıyla bilinir ve tanınır. Kayalara ya- zılmış Arapça kitabelerden, bu taş ocağının 13. yüzyılda “Ab- durrahman el-Hakkâri”, “Muhammet İbn-i Bakır”, “Muhammed el-‘Uzzar” gibi şahıslar tarafından işletildiği anlaşılmaktadır. Çevredeki Harran, Şuayp şehri ve Han el-Ba‘rur yapıları için yüzlerce yıl taş alınması neticesinde her iki mağarada da çok sayıda meydan, tünel ve galeriler meydana gelmiştir. Harran Kümbet Evleri Bazda Mağaraları HAN EL-BA’RUR Harran’ın 26 km. güneydoğusundaki Göktaş Köyü’nde bulunan Han El-Ba’rur, Eyyubiler dönemine tarihlenmektedir. Tektek Dağları olarak anılan dağlık bölgede Harran-Bağdat yolu güzer- gâhında bulunan kervansaray; Anadolu Selçuklu kervansaray- larının tüm özelliklerini taşımaktadır. Giriş kapısı üzerindeki kitabeden anlaşıldığına göre kervansaray, İsa oğlu İmad oğlu Hacı Hüsameddin Ali Bey tarafından 1219 tarihlerinde yaptırıl- mıştır. Hanın ismi olan “Ba‘rur” kelimesi Arapça’da “Keçi güb- resi” anlamındadır. Rivâyete göre, hanı yaptıran kişi, burayı kuru üzümle doldurmuş, yoldan geçen veya kervansarayda ko- naklayan misafirlerine ikram edermiş. Geleceğe dönük olarak “Benden sonra gelenler burayı keçi gübresi ile dolduracaklar- dır.” demiştir. Yapı, Moğol istilasından sonra harap hale gelmiş ve yerli halk tarafından uzun yıllar ahır olarak kullanılmıştır. Gerçekten de keçi gübresi ile dolması düşündürücüdür. Han El-Ba’rur

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU2NTE2