Türk Halk Hikayelerinde Tevrat Kaynaklı Motifler

17 TÜRK HALK HİKÂYELERİNDE TEVRAT KAYNAKLI MOTİFLER Prof. Dr. Eyüp AKMAN 1 Kutsal kitaplarda geçen bazı kıssalar, doğrudan ve bütün olarak yeni bir hikâyeye dönü- şebileceği gibi 2 , bu tür kitaplarda bulunan bazı konu ve motifler de halk anlatılarında yer alabil- mektedir. Biz bu araştırmamızda kutsal kitaplardan sadece Tevrat’ı inceledik ve Türk halk hikâ- yelerinde yer alan bazı motiflerin aynısının veya benzerinin Tevrat’ta bulunduğunu tespit ettik. Motiflere geçmeden önce Tevrat hakkında kısaca bilgi verelim. Tevrat, Kur’an-ı Kerim’de 16 ayette ve 18 defa zikredilen bir kutsal kitaptır. Kur’an’da İncil’in İsa’ya, Zebur’un Davut’a veril- diği açık bir şekilde belirtilmekteyken, Tevrat’ın verildiği peygamber adı zikredilmemiştir. Tevrat sözü, sadece Musa’ya verilmiş kitabı tanımlayan bir isim değildir. Bu söz, Musa da dâhil olmak üzere bütün İsrail peygamberlerine gönderilen vahiylerin genel adıdır (Adam 2015:61-65). Tevrat, mevcut kutsal kitaplar içinde tarihi en eski olan kitaptır. Tarihi MÖ. XIII. yüzyıla ka- dar dayanır. Tevrat’ın eski olan kısmı Eski Ahid’in ilk bölümüdür. Bugünkü Tevrat’ın MÖ. 950-450 yılları arasında yazıldığı, özellikle Babil sürgünü sonrasında Yahudiler arasında unutulmuş olan kutsal kitabın, sözlü yorumuyla birlikte yeniden oluşturulduğu (Daşdemir 2015: 19) bilinmektedir. Kral Süleyman’dan sonra İsrail’i önce Asurlular (MÖ. 722), daha sonra Babil Kralı Nabu- kadnezar (MÖ. 586-538) ele geçiriyor. Ondan sonra da ülke, Perslerin eline geçiyor (MÖ. 538- 533). 70 yıl sonra Pers Kralı Kirus, tutsak İsraillilere vatanlarına gitme izni veriyor. Bunlar geri döndüklerinde her şeyin değiştiğini görmüşler. Bunun üzerine kendi halklarını bir araya toplamak ve tanrılarını yeniden hayata geçirmek için Tevrat’ı kaleme almışlar. Ezra ve arkadaşları ilk olarak 1  Kastamonu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi eakman@kastamonu.edu.tr 2  Mesela Tevrat ve Kur’an’da geçen Davut oğlu Süleyman kıssası ve Yusuf kıssası, yaygın olarak sözlü kültürde bilinen ve anlatılan bir hikâye olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunlardan birinci hikâye hakkında yapı- lan çalışma için bkz. (Daşdemir 2015,Daşdemir 2016), ikincisi için bkz. (Tozlu 2014, Daşdemir 2012).

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTc2