Toplu Ulaşım Folkloru- İzmir Kenti Dolmuş Örneği

129 Toplu Ulaşım Folkloru: İzmir Kenti Dolmuş Örneği Genel Konular 2. Uygulamalar İzmir’de dolmuşlar, taksi dolmuşlardan sonra yolcu taşıma kapasitesi en düşük olan toplu ulaşım araçlarıdır. Ancak otobüsler gibi doğrudan belediye işletiminde olmadıkları için yolcu bindirme ve indirmede ya da ücret alımında standart bir prosedür uygulanmaz. Örneğin belediye otobüsleri yalnızca kendileri için tayin edilmiş duraklarda yolcu indirip bindirmektedirler. Yolcuların duraklara gelmeden önce elektronik düğmelere basmaları, şoförün onların ineceğini anlamaları için yeterlidir. Ücret ise yine bir kart vasıtası ile elektronik olarak alınır. Ancak dolmuşlar öyle değildir. Yolcuların el kaldırmak yoluyla işaret ettikleri ve trafiğin müsait olduğu hemen her yerde durup yolcu almaktadırlar. Aynı şekilde yolcuların inmek istedikleri ve trafiğin izin verdiği her alan- da durup yolcu indirirler. Ücret ödenmesi de elden yapılmaktadır. Bu durum dolmuş içerisinde, dolmuşa has birtakım uygulamaların oluşmasına yol açmıştır. Dolmuş ücretinin ödenmesi ve para üstünün alınması dolmuşun en yaygın uygulamasıdır. “Öğrenci uzatır mısınız?” gibi kalıplaşmış ifadeler ile başlar, önce arka kısımdan ön kısma, sonra da ön kısımdan arka kısma doğru genellikle bozuk para akışı yaşanır. Dolmuş yolculuğunun başından sonuna kadar bu dolaşım devam eder. Aslında muavin kullanmaları gereken dolmuş şoförlerine genellikle ön kısımda oturan yolcular muavinlik ederler. Bu durum yolcular tarafından yadırganmaz. Ali Sunal’ın sunduğu, 2013 yılında yayın hayatına başlayan “Güldür Güldür Show” isimli komedi programının iki ayrı bölümünde dolmuş kültürüne yer verilmiştir. Programda yer alan sahnelerden biri bahsettiğimiz para uzatma uygulamasıyla ilgilidir. Dolmuş şoförleri için önemli iletişim yollarından biri de korna çalmaktır. Yapılan gözlem- lerin sonucunda kısa ve seri şekilde çalınan kornanın yolcu aramak ya da başka dolmuş şoför- leri ile selamlaşmak anlamına geldiği görülmüştür. Uzun korna sesleri ise diğer şoförlere uyarı amaçlıdır. Korna çalmak aslında genel bir trafik iletişim yoludur ancak dolmuş şoförleri için çok hususi kullanımları da vardır. Örneğin dolmuşu dolu olan şoförler, boş olanlara hava atmak için kornaya kısa, seri ve melodili bir şekilde basarlar. Bu onların moral düzeylerini de göstermektedir. Aynı şekilde şoför yolcu bulamamış ve canı sıkkınsa kornaya uzun ve agresif bir şekilde basar. Bunun dışında, dışavurumunu daha görkemli göstermek isteyen dolmuş şoförlerinin havalı korna kullandıkları da görülmektedir. Yolculuk sırasında trafik polisini gören şoför, ayaktaki yolculardan yere çökmelerini rica eder ve yine hiç kimse bu durumu yadırgamadan çömelir. Araç, trafik polisinin görüş alanından çıkınca şoför, yolculara teşekkür ederek yeniden ayağa kalkabileceklerini söyler. Böylece ayakta yolcu taşımanın getireceği cezadan kurtulur. Natuk Baytan’ın 1984 yılında çektiği, başrolünde Kemal Sunal’ın oynadığı “Atla Gel Şaban” filminde dolmuş folkloru bağlamında önemli tespitlerde bulunulmuştur. Bunlardan biri de çökme sahnesidir. Dikiz aynası araç kullanımındaki fonksiyonunun dışında dolmuş şoförleri için üçüncü bir gözdür. Araç kalabalık dahi olsa kimin bindiğini, nerede durduğunu ve parasını eksik verip ver- mediğini bilir. Yollarda dolmuş şoförlerine güzergâhları hakkında bilgi veren ve bunun karşılığından para alan kişiler yer almaktadır. Bunlara değnekçi denilmektedir. Eskiden beri devam eden bu

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4MTgx