Turizm Fakültelerinde Somut Olmayan Kültürel Miras Eğitimi Üzerine Bir İnceleme
526 Arş. Gör. Gözde TEKİN T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı mirasın nerede durduğu irdelenecektir. Çalışmanın temel amacı, turist rehberleri somut olmayan kültürel mirası bir kaynak olarak kullanmak için yeterli eğitimi alıyor mu? sorusuna yanıt ara- maktadır. Bu kapsamda Turizm Rehberliği , Seyahat İşletmeciliği ve Turizm Rehberliği ve Turist Rehberliği gibi adlarla eğitim veren 45 ön lisans ve lisans bölümünün (2017 yılında öğrenci alan bölümlerle sınırlandırılmıştır) müfredat ve ders içerikleri incelenmiştir. Bölümlerin müfredatında somut olmayan kültürel mirasın yer alıp almadığı ve bu miras alanının turist/turizm rehberliği eğiti- mine ne ölçüde dahil edildiği üzerinde durulmuştur. Diğer yandan bu çalışmanın örneklemini Gazi Üniversitesi Turizm Fakültesi Seyahat İşletmeciliği ve Turizm Rehberliği Bölümü dördüncü sınıf (son sınıf) öğrencileri oluşturmaktadır. Dördüncü sınıf öğrencileri eğitimlerinin son aşamasına gelmiş olmaları ve “alana” çıkmak için gerekli eğitimi neredeyse tamamlamış olmaları dolayısıyla seçilmiştir. 52 öğrenciyle yapılan görüşmelerde, öğrencilerin üniversite eğitimi boyunca somut olmayan kültürel mirasa dair farkındalıklarının oluşup oluşmadığı sorgulanmıştır. Müfredat ve ders içeriği incelemeleriyle yapılan görüşmelerden elde edilen verilere geçmeden önce somut olmayan kültürel miras, eğitim ve turizm ilişkisine değinilecektir. Sözleşmede somut olmayan kültürel miras alanları beş başlık altında şu şekilde sıralanmaktadır: somut olmayan kültürel mirasın aktarılmasında taşıyıcı işlevi gören dille birlik- te sözlü gelenekler ve anlatımlar, gösteri sanatları, toplumsal uygulamalar, ritüeller ve şölenler , doğa ve evrenle ilgili bilgi ve uygulamalar, el sanatları geleneği (Madde 2). Bu başlıklardan an- laşılacağı üzere, somut olmayan kültürel miras ögeleri hem halk biliminin hem de turizminin çalışma alanına girmektedir. Kültür turizmi seyahat edilen yerin sadece müzeleri, tarihî eserleri, ören yerleri gibi somut kültür varlıklarını kapsamamaktadır. Faruk Pekin’e göre kültür turizmi, do- ğal ve tarihsel kültür varlıklarını, kültürel etkinlikleri ve güncel sanat eserlerini, kültür sanayilerinin sonuçlarını, bazı sosyo-ekonomik olguları turistik bir ürün biçiminde gezginlerin hizmetine sunan bir turizm anlayışıdır (2011: 151). Görüldüğü gibi kültür turizmi sadece doğal ve tarihî alanları de- ğil, kültürel pratikleri ve yaşam biçimlerini de içermektedir. Bu nedenle turizmin özellikle de kültür turizminin devamlılığı için yerel kültür ve özgünlüğün korunmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Küre- selleşme ile yaşamın hemen her alanında başlayan tek-tipleşme çoğu zaman yanlış politikalar izlenmesi ve aşırı ticari kullanımlar nedeniyle turizm alanında da baş göstermeye başlamıştır. Oysa ki turizm sektörü dinamiktir dolayısıyla turistin ve çağın ihtiyaçlarına göre yenilenebilmesi gereken bir alandır. Turizm ve kültürel miras kavramları arasında iki yönlü bir ilişkiden söz edile- bilir. Kültürel mirasın koruması, aktarılması, canlandırılması ve tanıtılmasında turizm önemli bir araçtır. Diğer yandan turizmin genel anlamda doğal ve kültürel kaynaklara bağlı bir sektör olduğu düşünülürse bu kaynakların kötüye kullanıldığı, bağlamından koparıldığı, içinin boşaltıldığı ya da sadece ekonomik kazanç amaçlı kullanıldığı bir ortamda turizmin sürdürülebilirliğinden söz etmek güçleşecektir. Turizm faaliyetlerinin özellikle de kültür turizminin sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda planlanması hem turizm hem de kültürün olumsuz yönde etkilenmemesi açısın- dan önemlidir. Günümüzde kültür ve turizmin yanı sıra pek çok alan çalışmalarını sürdürülebilir- lik üzerine kurgulamaktadır. Ölçer Özünel’e göre; sürdürülebilir kalkınma stratejileri bağlamında somut olmayan kültürel mirastan faydalanılırken tek boyutlu yaklaşımlardan uzak durmak gerek- mektedir. Sadece ekonomik boyuta katkı sağlayan yönü ön plana çıkartılıp sosyal ve çevresel boyutu göz ardı edildiğinde bu birikimin hızla erozyona uğraması kaçınılmazdır. Turizm sektörü gibi pek çok sektörde sıklıkla somut olmayan kültürel mirastan faydalanılmaktadır. Bu projelerin bir kısmı farkındalık geliştirme, kuşaktan kuşağa aktarım ya da toplumsal katılımı teşvik gibi Söz-
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NzM2ODUz