Uygarlıklar

10 Babasının ölümünden sonra tahtta tek başına kalan Menua zamanında Urartular, doğu komşuları olan Mannalarla mücadele etmişler ve onlara karşı zaferler kazanmışlardır. Urmiye Gölü’nün güneyindeki Taştepe’de bulunmuş olan Menya Kitâbesi, bu zaferlerin ebedî delilleridir. Daha sonra batıda Fırat Nehri’ne kadar uzanan Menua, Geç Hitit şehir devletlerinden biri olan Malatya Krallığı’nı da vergiye bağlamıştır. Ardından kuzeyde Erzurum’a kadar ilerleyen Urartu orduları, Aras Nehri’nin kuzeyindeki Etius memleketini de ele geçirmişlerdir. Menua, askerî başarılarının yanında imar faaliyetlerinde de bulunmuş, stratejin önemi haiz noktalara kaleler inşa etmiş, bu kaleleri birbirine bağlayan yollar yaptırmıştır. Ayrıca bugün “Şamran Suyu” olarak bilinen ve Van’ın içme suyunu taşıyan 51 km uzunluğundaki su kanalı da Menua tarafından inşa ettirilmiştir. Menua’da sonra Urartu tahtına çıkan oğlu I. Argişti (M.Ö. 790-765) ve daha sonra I. Argişti’ye oğlu II. Sarduri (M.Ö. 764-735) zamanında Urartu Devleti en geniş sınırlarına ulaşmış, Ön Asya dünyasının en güçlü krallığı hâline gelmiştir. Ancak II. Sarduri ve müttefikleri Asur Kralı III. Tiglat-Pileser ile yaptıkları kesin savaş, M.Ö. 742 yılında Kommagene’de Kiştan ve Halpi’de (Fırat kıyısında Samsat yöresinde) meydana gelmiş ve bu savaşta, Urartu ordusu ağır bir yenilgiye uğramıştır. Bu yenilgiden sonra Urartular, Van Gölü etrafındaki ana memleketlerine çekilmek zorunda kalmışlardır. Ancak kısa bir süre sonra, M.Ö. 736’da III. Tiglat-Pileser tekrar Urartu üzerine yürümüş, Urartu şehirleri ardarda Asurlular’ın eline geçmiş ve başkent Tuşpa da olmak üzere tamamı tahrip edilmişlerdir. II. Sarduri’nin bundan sonraki dönemi hakkında başka bilgi yoktur. II. Sarduri’den sonra Urartu tahtına oğlu Uedipriş geçmiştir. Bu kral, Asur metinlerinde “Ursa” olarak geçen ve bizim I. Rusa (M.Ö. 735-714) olarak bildiğimiz kraldır. I. Rusa devrinde devlet, yeniden organize edilmiştir. M.Ö. 727 yılında Asur Kralı III. Tiglat-Pileser ölmüş ve Urartu Krallığı, bundan yararlanarak bir dereceye kadar durumu düzeltmiştir. Ancak durum M.Ö. 722 yılında Asur tahtına II. Sargon’un çıkmasıyla tekrar Urartular’ın aleyhine dönmüştür. II. Sargon’un Urartu seferi, M.Ö. 714’te başlamış ve Urartu kuvvetleri, Thureau-Dangin tarafından Urmiye Gölü’nün doğusunda tam bir bozguna uğratılmıştı. Urartu Kralı I. Rusa ise bir kısım askeriyle birlikte kaçarak Van kalesine sığınmıştı. M.Ö. 714 yılında, I. Rusa’nın oğlu II. Argişti (M.Ö. 714-685) Urartu hükümdarı oldu.II . Argişti’den sonra tahta çıkan II. Rusa zamanında (M.Ö. 685-645) Urartu Krallığı yeniden toparlanmıştır. II. Rusa’nın ölümünden sonra Urartu Krallığı bir süre daha yaşamakla birlikte, eski önemini büyük ölçüde yitirmiştir. M.Ö. 7. yüzyılın ikinci yarısında Asur Devleti de giderek eski gücünü kaybetmiş İskitler, Medler’le işbirliği yaparak Asur Devleti’ne, daha sonra Urartu üzerine yürüyerek M.Ö. 609 yılında da Urartu Devleti’ne son vermişlerdir.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU2NTE2