Yabancı Dil Olarak Türkçe Öğretiminde Müziğin Önemi

129 Yabancı Dil Olarak Türkçe Öğretiminde Müziğin Önemi Müzik, Oyun ve Eğlence Şarkı Söyleme Beyindeki Dil Edinim Mekanizmasını Çalıştırır. Umberto Eco’ya göre müzik, sesletiş sistemleri ve yapılanması farklı, özgür bir dildir. Bu dili, Türkçenin yabancı dil olarak öğretiminde bir anahtar gibi kullanmak, son derece olumlu so- nuçlar verebilecektir. Nörologların bulguları, müzik ve dil yapısının beynin aynı bölümünde işleme girdiğini gösterirken, müzikal yapının ve dilsel sözdiziminin burada aynı paralelde yer aldığını bildirmektedir (Maess ve Koelsch, 2001). Gerek ritmi, gerek melodisi, gerekse tekrara dayalı yapısı ile şarkılar, 1965 yılında dilbilim- ci Noam Chomsky tarafından, insan beyninde simgesel dil öğrenme becerisini ifade eden Dil Edi- nim Mekanizması’nı harekete geçiren etmenler olarak gösterilmiştir (Gökşenli, 2011: 17). Murp- hey, şarkıların Chomsky’nin bahsettiği “Dil Edinim Cihazında” yer alan tekrarlama mekanizmasını tetikleyebileceğini ortaya atmış ve yabancı dil öğretimindeki önemine değinmiştir (Murphey, 1992: 7). Krashen, (1983) de şarkıların istem dışı tekrarlamalara yol açmasının Chomsky’nin ortaya at- tığı ve beyindeki “Dil Edinim Cihazı” diye adlandırdığı bölgenin varlığına bir delil olduğunu belirtir. Şarkılar Tekrarlar Yolu İle Kelime Kazanımını Sağlar, Öğrenmeyi Pekiştirir ve Duygusal Hafızaya Etki Eder. Dil Edinim Mekanizmasına etki eden şarkıların temel özelliklerinden birisi, dinleyici üzerin- de psikolojik, algısal ve kültürel olarak tek bir metni okumanın yapabileceğinden çok daha fazla etki bırakmasıdır. Leon’a göre (2008) şarkılar, duygusal hafızamızın bir bölümünü oluştururlar ve sadece kokular, tatlar ve fotoğraflar onlardan daha güçlü bir anımsatıcı etkiye sahip olabilir. Yabancı dilde kelime öğretimi ve öğrenilenlerin hatırlanması üzerine yapılan araştırmalar de- ğerlendirildiğinde, şarkıların kelime öğretiminde büyük fayda sağladığı görülmektedir (Batdı ve Semerci, 2012: 127). Murphey, çocukların şarkı sözlerini ben-merkezli dile benzeterek, tekrar etmekten hoşlan- dıklarını; insanların etrafta duydukları sesleri bazen kendi beyinlerinde, bazen de sesli tekrarla- maya meyilli olduklarını belirtmektedir (Murphey, 1992: 7). Düz metinlerin ya da ezberlenmesi gereken kalıpların, klasik öğrenme tekniklerine göre, bir melodi eşliğinde öğrenilmesi, çok daha kalıcı olmaktadır. Müziğin bu gücü, yüzlerce yıldır kullanılmaktadır. Ezberi zor olan dini metinlerin ilahiler eşliğinde öğretilmesi, bu kullanımlardan birisidir. Günümüzde gençlerin belirli ritmik kalıplar eşliğinde, sayfalarca süren Rap parçalarının sözlerini ezberleyebilmeleri de bu şekilde mümkün olmaktadır. Yabancı dil eğitiminde, dil alış- kanlığı ve öğrenilen kalıplar ile kelimelerin devamlı kullanılması çok önemlidir. Bu açıdan müzik, mucizevi bir etkiye sahiptir. Öğrenci, hoşuna giden bir şarkıyı defalarca, zevkle tekrar edebilir ve böylece hedeflenen beceriyi kazanmış olur. Şarkıların yapısı gereği nakarat bölümlerinde sürekli tekrarlar yapılmaktadır. Bu tekrar- lar, dil gelişim sürecinde hızlı ilerlemeye ve akıcılık kazanmaya yardımcı olmaktadır. Şarkıların sağladığı bilinçsiz öğrenmeler ve duyuşsal boyut, öğrenmede önemli birer materyal olmalarını sağlar.

RkJQdWJsaXNoZXIy NzM2ODUz