Zeytin Ağacının Gölgesinde Bursada Zeytin ve Zeytinyağı Kültürü

314 Zedal KONDAKÇI T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı TARLADAN SOFRAYA ZEYTİN’İN YOLCULUĞU Bursa’nın özelikle kıyı İlçelerinde doğada kendiliğinden yetişen “deli zeytin”, “delice(ya- bani zeytin, çoral)” olarak bilinen zeytin dışında “Gemlik Zeytini”, “Trilye Zeytini” ve “Çelebi” adı verilen zeytin çeşitleri yetiştirilmektedir. Mudanya’nın Trilye Mahallesi’nden adını alan Trilye zey- tininin, Trilye’nin kurucusu olarak bilinen üç papaz tarafından buraya getirildiği ve bütün zeytin- liklerin bu zeytinlerden türediğine inanılmaktadır. Trilye halkının “gâvurdan kalma” dediği zeytin ağaçlarından elde edilen zeytinler günümüzde bölge ekonomisine önemli katkı sunmaktadır. Bursa’da Ekim ayından itibaren başlayan zeytin hasadının bereketli olması için zeytin toplamaya başlamadan önce zeytinlik sahibi: “Bismillahirahmanirrahim, işim ileri şeytan benim elim değil Fatma anamızın eli olsun” diye dua edilir. “Zeytine gidilen” her gün “Bismillah” ile zeytinliğe girilir ve zeytin toplanır. Lodos estiği zaman zeytin toplanmaz, lodos sıcak rüzgâr olduğu için zeytini yumuşatır, “lodosta zeytine gidilmez” tarlaya girilmez. Zeytin toplayanların yanından geçenler “bereketli olsun” der, selam vermeden geçilmez. Geçmişte zeytin toplayanlar genellikle aile fertleri ve komşulardan oluşurken, günümüzde yevmiye ile çalışan gündelik işçilerden oluşmaktadır. Zeytin toplayanlara gündelik çalışma ücretleri para veya zeytin olarak ödenir. Zeytin hasadında ilk önce yere dökülen ve “dip zeytini” adı verilen zeytinler toplanarak yağı çıkarılmak üzere yağhaneye gönderilir veya salamurası yapılmak üzere fıçılara doldurulur. “Dip Zeytini” toprakla temas ettiği için toprak kokar, yağı asitli olur, lezzetsizdir denir, yağı sabun yapımında kullanılır. Zeytin siyahlaşmadan önce “yeşil” , “alyanak” , “pembe”, “kızıl-siyah” engini alı, siyahlaş- mamış zeytine “olmadık zeytin”, “boyasını almamış zeytin” denir. Fotoğraf 2 Fotoğraf 3 Fotoğraf 4

RkJQdWJsaXNoZXIy NzMzNDcy