Azrail İnancının Türk Halk Kültürüne Yansımaları

307 “Azrail” İnancının Türk Halk Kültürüne Yansımaları Genel Konular adını verir (Gökyay 2007: 1095). Mahalli fıkra tipleri arasına yer alan Ağınlı İbik Dayı’nın da “Azral”i konu alan bir fıkrası bu- lunmaktadır: İbik Dayı’nın evinin duvarında asılı olan resmi gören bir arkadaşı, resmin olduğu eve meleklerin girmeyeceğini söyler. Bunun üzerine İbik Dayı; “O zaman Azrail de giremez!” diyerek (Sakaoğlu 1992: 33), bilip bilmeden dini konularda ahkâm kesen insanlara haddini bildirmiş olur. Sonuçta, vadesi dolan insanların Azrail’in elinden kurtulmasının mümkün olmayacağı çe- şitli örneklerle vurgulanırken, bazı davranışları Allah tarafından hoş karşılanan veya Azrail ile çıktığı yolculukta sınavı kazanan kimi kişilerin ömürlerinin uzatılabileceği ifade edilmektedir. 3. Kişilerin Amellerine Göre Azrail’in Can Alış Şekli Farklıdır: İnanışa göre Azrail, dünyada olumlu davranışlar sergileyen insanların canlarını kolay, olumsuz/kötü davranışlar sergileyen insanların canlarını ise zor şekilde/acı çektirerek almakta- dır. Nitekim bu durumdan Kur’ân-ı Kerim’de de bahsedilir. En-Nahl sûresinde, ölüm meleğinin, kötülüklerden korunan mü’minlerin ruhlarını alırken şefkat ve nezaketle hareket ederek ve selam verdiğinden (32. ayet) 7 , kötü amel işleyen kişilerin canlarını alırken de bunların yüzlerine ve arkalarına vurarak sert ifadelerde bulunduğundan söz edilir 8 (Kılavuz 1991: 351). Kıbrıs Türkleri arasında, Azrail’in, günahlarına göre değil de yaşlarına göre can aldığı söylenir. Azrail, genç insanların canlarını çalıyla (çaltıyla) vurarak, gırtlaklarını kılıçla keserek, yaşlıların ise dünyanın zorluklarını çekerek kendilerine öteki dünyaya hazırladıkları için gül, fes- leğen veya gülyağı damlası koklatarak alırmış. Ayrıca Azrail’in kılıç ile can aldıktan sonra kılıcının kanını çevredeki evlerin sularında yıkadığına inanılır 9 (Bağışkan 1997: 91-94). Deli Dumrul Hikâyesinin Elazığ ve Diyarbakır (Silvan) varyantlarında da aynı konuya yer verilir. Azrail ile arkadaş olan kahraman, onunla birlikte, iki gece iki farklı eve misafir olur ve her iki ev sahibi de hastadır. Biri misafirini çok iyi ağırlarken diğeri kötü davranır. Kahramanın misafir olduğu gün, ikisi de ölür. Ancak ameli kötü olan zor can verirken ameli iyi olan kolay bir şekilde ruhunu teslim eder (Şimşek 2016: 416, 418). Halk arasında Azrail’in, günahsız oldukları için çocuklara bir elma göstererek canlarını acıtmadan aldığına inanılır. Ayrıca ölümü yaklaşan kişinin odasından kapı, dolap, tavan gıcırtısı- nın duyulduğuna, sesin şiddeti, ölecek kişinin günahına göre değiştiğine inanılır. “Azrail” motifine halk şiirinde de sıkça rastlanır. Bu şiirlerde genellikle Azrail’in göğse kon- masından/çökmesinden söz edilir. Bu durum, kişinin son halidir, son nefesini verme anıdır. Oysa ağzı- burnu da kapansa, boğazı da sıkılsa sonuç aynı olur. Ama göğse çöküldüğünde, hem kalp hem de akciğer etkisiz hale gelecektir. 7  “(Onlar), meleklerin; ‘Size selam olsun. Yapmış olduğunuz (iyi) işlere karşılık cennete girin.’ diyerek tertemiz olarak canlarını aldıkları kimselerdir.” 8  El-Enfal 8/50; Muhammed 47/27, en-Nisa 4/97, el-A’râf 7/37 9  Bu inanışın Rumlardan geçtiği söylenir.

RkJQdWJsaXNoZXIy NzMzNDcy