Edirne Türk-İslam Eserleri Müzesi,
Selimiye Camii Külliyesi içinde yer alan Darül Hadis Medresesi binasında hizmet vermektedir. Caminin güneydoğusunda yer alan ve 1925 yılından bu yana müze olarak kullanılan medrese; ana dershane odası, öğrenci odaları ve revaklı bir avludan oluşmaktadır.
Fotoğraf: Official Turkish Museums
Müzenin sergi odalarında hat eserleri, kesici-delici silahlar, cam ve deri eşyalar, çini ve seramikler, kıyafet ve takılar, dokuma tezgâhları, mutfak eşyaları, kitabeler, el yazması levhalar gibi çok sayıda eser sergilenmektedir.
Fotoğraf: Official Turkish Museums
Müzenin, anıt ağaç niteliğinde bir porsuk ağacının bulunduğu avlusunda ise 15. yüzyıla ait mezar taşları ile az sayıda örneği kalan yeniçeri mezar taşları, Osmanlı dönemi yapılarından kalan kitabeler, yemek arabaları, top ve gülleler teşhir edilmektedir.
Türk-İslam Eserleri Müzesi'nde sergilenen önemli eserler
Kanlı Sancak
Edirne’nin kurtuluşunu simgeleyen Balkan Savaşı'nda 174. Alay tarafından kullanılan ve üzerinde kan lekeleri bulunan sancaktır. 1927 yılında İstanbul Polis Müdürü, Erkân-ı Harp Kaymakamı M. Şerif Bey tarafından Edirne Müzesi’ne hediye edilmiştir. Sancağın alt köşesinde dört büyük kan lekesi vardır.
Fotoğraf: Türk-İslam Eserleri Müzesi
Atlas kumaş üzerine sırma tekniğinde “La İlahe İllallah, Muhammedün Resulullah” ile Fetih Suresi’nin iki ayeti “İnnâfetahnâ leke fethan mubînâ” ve “Ve yansurekallahü nasran aziza” yazmaktadır.
Kur’anı Kerim
15. yüzyıla tarihlendirilen Kur'an-ı Kerim, Sultan II. Selim tarafından Selimiye Camisi’nin kütüphanesine vakfedilmiştir.
Fotoğraf: Türk-İslam Eserleri Müzesi
Tezyinatından, caminin yapılışından yaklaşık 100 yıl önce yazıldığı anlaşılmaktadır.
Hat Levhası
Eser 15-16. yüzyıllara tarihlendirilmektedir. İslam yazı sanatını zirveye taşıyan ve Osmanlı hat ekolünün kurucusu olan Şeyh Hamdullah Efendi’nin yazdığı bir hat levha olduğu düşünülmektedir.
Fotoğraf: Türk-İslam Eserleri Müzesi
Üzerinde “Ey bütün mühim şeylere yeten Allah” yazılıdır.
Seccade
Halı seccade, Osmanlı padişahlarından III. Mustafa ve II. Ahmet’in kılıç kuşandıkları, Edirne’nin fetih camisi olan ve protokol merasimlerinin yapıldığı Eski Cami’nin mihrabına serilen ilk seccade olma özelliğine sahiptir.
Fotoğraf: Türk-İslam Eserleri Müzesi
Geleneksel Türk halı tekniği olan “Gördes Düğümü” dokuma tekniği ile yapılmıştır.
Kur’an Muhafazası
Kur’an cüzlerini saklamak amacıyla hazırlanmıştır. 15-16. yüzyıl Osmanlı dönemi eseridir.
Fotoğraf: Türk-İslam Eserleri Müzesi
Yapımı sabır ve ustalık isteyen bir işçilikte olan muhafazanın üzeri kubbeli ve içi beş gözlüdür. Gövdesi dikdörtgen prizma şeklindedir. Kubbesi ve cepheleri sedef ve fildişi kakmalıdır. Ahşap işçiliğinin nadide örneklerindendir.
Osmanlı Arması
Armalar, devletlerin hakimiyet ve güçlerinin birer simgesidir. Osmanlı devlet arması, resmi niteliğini 18. yüzyıl sonlarında kazanmıştır. Her padişah döneminde yapılan eklemelerle çeşitlenerek gelişen Osmanlı devlet arması, son şeklini 19. yüzyılda, II. Abdülhamid döneminde almıştır. Müzede bulunan Sultan Abdülhamit tuğralı mermerden yapılmış olan eser, 19. yüzyıla aittir. Edirne Yeni Saray’ın Babüssaade kapısından müzeye getirilmiştir.
Fotoğraf: Türk-İslam Eserleri Müzesi
Arma üzerinde çeşitli unsurlar yer almaktadır. Üst köşesinde şua ışınları ortasında yer alan elips içinde Sultan Abdülhamit’in tuğrası bulunmaktadır. Tek ve çift taraflı teber, mızraki kılıç, ağızdan dolma top, gürz, topuz, süngülü tüfek gibi silahlar gücü, savaşçılığı ve zaferi sembolize eder. Haberci sembolü borazan ve modernliği işaret eden toplu tabanca, armadaki diğer unsurlardır. Armanın üzerinde terazi ve altında ise kitap tasviri vardır. Terazi, Osmanlı Devleti’nin adaletinin sembolüdür. Kitaplardan, üstteki Kuran-ı Kerim’i alttaki ise örfi hukuk düzenini temsil eder. Terazinin altındaki kısım tahrip edildiği için kitaplar net olarak seçilememektedir.
Kaynak: Edirne Valiliği.(2013). 81 İlde Kültür ve Şehir, Edirne, Türk-İslam Eserleri Müzesi