SEDEF KAKMACILIĞI Sedef, bazı deniz hayvanlarının kabuklarında bulunan fosforlu beyaz renkteki parıltılı bir madde ile çeşitli teller ve ceviz ağacının sanatçı ellerde göz alıcı bir büyüye dönüşmesi sanatıdır. Sedef işlemeciliğiyle uğraşan sanat erbabına ise, sedefkâr adı verilir. Asırlardan beri bilinen sedef, zamanın tekniği ve milletlerin sanat anlayışına göre şekil almıştır. XV. yy’dan sonra Osmanlılar döneminde Türk-İslam sanatının tamamen emrine giren sedef, geometrik desenlerin bitmek tükenmek bilmeyen dizilişleri ile gelişimini sürdürmüştür. Kıvrılma, dallanma, ana veya yardımcı bağlarla bağlanma, birbirini kesme ve düğümlenme gibi tekniklerle üretilen sedef kakmalarda geometrik şekiller, çiçek desenleri, doğadan esinlenilen motifler de yerini alır. Topkapı Sarayı’nın kapıları ve dolap kapakları, Süleymaniye Camii’nin kapı ve pencere kanatları ile vaiz kürsüsü sedef işlemesinin en güzel örnekleriyle tezyin edilmiştir. Günümüzde bu işle uğraşan 50 sedef atölyesine sahip olan Gaziantep, iç ve dış turizme açılan sedef kapısı sayesinde, ülke ekonomisine katkı sağlamaktadır.