Efelerin giydikleri elbiseler yaklaşık olarak birbirine benzer. Bunlar dizlik, işlik, camadan veya cepkendir. Bellerinde genişçe sarılmış bir kuşak, bu kuşak üzerinde çeşitli silahlarla dolu bir silahlık bulunurdu. Zeybekler kendi aralarında cesaret ve yiğitlikleriyle öne çıkanlarını efe diye anarlardı. Efeler diz kapaklarının hemen altına kadar uzanan ve çarlık-dizlik denilen beyaz patiskadan yapılmış kısa bir tür şalvar giyerlerdi. Bu dizliklerin paçalık denilen kısımları sarı ipekli işli olur ve sim veya yünden yapılmış, uzun Sivrihisar diz çorapları ile giyilirdi. Sonraları bu dizlik ve çoraplar terk edilmiştir. Bunların yerine II Abdülhamit devrinin ilk yarısına kadar işlemesiz, düz patiska ile düz beyaz yünden yapılan diz çorapları giyilmiştir.

Sekiz metre patiska bezin çok bol ve geniş surette kullanılması ile yapılan bu dizliklerin bütün kıvrım ve döküntüleri arkada toplanır ve önü adeta düz ve kırışık hale getirilirdi. Bu şekilde diz kapağının hemen altında ve dize sıkıca oturmuş durumda olan parçasıyla, ayağa giyilen diz çorabı arasında iki parmak yer açık kalır ve bu açıklıktan ten görünürdü. Beyaz dizlikler ile birlikte, sırta çarlık işlik denilen beyaz patiskadan dikilmiş, parmak yakalı, önden iri sedef düğmeli, uzun bilezikli kolları olan bir işlik giyilir, onun üzerine kırmızı beyaz yollu Osmanlı işlik giyilir, bele de genişçe bir şal kuşak ile silahlık takılırdı. Bu takımlar ile ayağa kırmızı diz bağlı, uzun, beyaz ajurlu diz çorabı ve kırmızı cimcime veya yemeni giyilir, sırta ise Osmaniye işlik üzerine sırmalı camadan veya sırmalı cepken giyilir, bunlar yoksa sırmalı yelek giyilirdi. Uzun konçlu diz çorabı ve hatta çizme giymelerine rağmen, dizlik giyenlerin diz kapakları ile baldırlarının büyük bir kısmı mutlaka açık olurdu. Efeler başlarına fes giyer, üzerine ipekli çevre ve puşu sararlardı. Efeler cepkeni giymeyip omuzdan aşağı sarkıtmaya bir adet haline getirmişlerdi.