­ ÇANAKKALE ÖLÜM GELENEKLERİ | Kültür Portalı

Çanakkale Ölüm Gelenekleri - Çanakkale

Gelenekler-Görenekler

Geçiş dönemlerinin sonuncusu olan ölüm gelenekleri, ölenin diğer tarafta huzurlu yatmasını sağlamaya dönük pratikleri içermektedir. Bu adetler topluluklara göre çeşitlilik göstermektedir. Ölecek kişinin ölümüne yakın, çehresine bir parlaklık, canlılık geldiğine ve eğer ağır bir hastalık sürecinde ise ani bir iyileşme gösterdiğine inanılır. Kişi kadın olsun, erkek olsun, öldüğünde camiye haber edilir ve öldüğünün çevreye duyurulması sağlanmış olur. Eğer mevta akşam namazından sonra vefat etmiş ise, cenaze gece gömülmez. Gömme işlemi ertesi güne bırakılır. Ölümün o haneden kesilmesi ve yeni ölümlerin olmaması için ölünün üstüne keskin bir metal (bıçak, makas vb.) konulur. Ayrıca ceset sertleşmeden önce çenesinin kaymaması için ağzı bağlanır. Gözleri açık ise kapatılır ve bacakları ayrık kalmasın diye bitiştirilerek, iki ayak başparmağı birbirine bağlanır.

Ölen eğer erkek ise genellikle yıkama işlemini bir hoca yapar. Yanında ise aileden yardımcı olan insanlar bulunabilir. Ölen kişi kadın olduğunda, genellikle çevrenin bu işlerde elinin yatkın olduğunu kabul ettiği kadınlar, yıkama işlemini yaparlar. Yıkanan mevta namazının kılınması için camiye götürülür. Ölenin cinsiyetinin belli olması amacıyla kadınlar için tabutun baş kısmına genellikle çevre, kimi zaman da zeytin dalı ve çiçek; erkekler için ise havlu konulur. Camide cenaze namazı kılınıp, cemaate ölen kişinin “nasıl bilindiği” sorulur. Bu soruya karşılık cemaat de “iyi biliriz” diye yanıt verir. Cenaze namazından sonra mevta bir müddet omuzlarda taşındıktan sonra, şehirde ise vasıta ile mezarlığa götürülür. Eğer mevta köyde ölmüş ve köyde gömülecek ise cenaze namazı camide kılındıktan sonra çoğunlukla omuzlarda taşınarak mezarlığa götürülür. Kimi durumlarda ise köylerde vakit namazının kılınmasını müteakip cenaze omuzlara alınıp mezarlığın önündeki musalla taşına konur. Cenaze namazı mezarlık girişinde bu musalla taşında kılınır. Mevta mezara indirildikten sonra hoca dua eder, cemaat de edilen dualara katılarak “âmin” der. Mevtanın mezara indirilişi işlemini genellikle en yakınlarından iki erkek yapar. Mevtanın üstünün toprakla örtülmesi işleminde yakın erkek akrabalar öncelik alırlar. Daha sonra cemaat de birer ikişer kürek toprak atarak, gömme işlemini tamamlar. Mezara toprak atılırken, kürek elden ele verilmez, yere bırakılır ve bir başkası alır. Kürek elden ele verilirse, tez vakitte bir cenazenin daha olacağına inanılır. Mevtanın ayakkabıları ve kullandığı giysilerin bir kısmı fakir fukaraya dağıtılır veya insanların yoğun olarak kullandıkları bir yere bırakılır.

Cenazenin arkasından ölü evinde 41 yasin okunur. Mevtanın arkasından hoca tarafından, ölenin dini gelenekleri uygulamadaki eksiklikleri dikkate alınarak devir adı verilen bir para toplanır ve bu para ihtiyaç sahiplerine dağıtılır. Devir parası mevtanın ekonomik gelirine göre hesaplanır. Ölünün arkasından ilk yedi gün boyunca her gece Tebareke ve Yasin okunur. Cenazenin çıktığı günlerde ölü evinde yemek pişmez. Yemekler komşular ve akrabalar tarafından getirilir. Ölümünün yedinci, kırkıncı ve elli ikinci günlerinde çeşitli dini uygulamalar gerçekleştirilir. Kuran okunur, mevlit okutulur ve helva pişirilir. İnanışa göre ölünün kırkıncı günde burnunun düştüğü; elli ikinci gününde ise etlerinin kemiklerinden ayrıldığına inanılır. Mevlit okutulması geleneği istenirse her yıl tekrarlanır. İlimizde mezarlık ziyaretleri, kişinin ölümünün yıl dönümlerinde ve arife, bayram günlerinde yapılır.

Kaynak: Çanakkale İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Halk Kültürü Arşivi

Görüntülenme Sayısı : 1892    Eklenme Tarihi : 26 Şubat 2013 Salı    Güncellenme Tarihi : 29 Aralık 2021 Çarşamba