­ ALEVİLİK | Kültür Portalı

Alevilik - Tunceli

İnanışlar

Tunceli bölgesinde hakim olan inanç tasavvufi çerçevede insan-ı kamili (olgun insan) hedef alan Alevi inancıdır. Tunceli bölgesinin kendine has bir yapıya sahip olmasında Anadolu coğrafyasının tarihsel kültür yapısının varlığı göz ardı edilmemelidir. Anadolu'nun kendine has İslami yorumu ve bu çerçevede oluşan inançsal dokunun, bu topraklarda varlık gösteren kültürel ve inançsal yapılar üzerindeki etkisi bir realite olarak karşımıza çıkmaktadır. Tunceli'de Alevi Bektaşi inancına sahip nüfus oranı %90 civarındadır. Alevilik, Hz.Muhammed'in ve Hz. Ali'nin düşüncelerinin toplum inancına yerleşmesi ve Ehli-Beyt sevgisine dayanır. Bir heterodoks yorum olarak Aleviliğin tanrı öğretisi, varlığın birliği ve bunun en mükemmel parçası olan insanın kutsallığı üzerine kuruludur. Aleviliğin temel kitapları olan Buyruk ve Makalat'ta belirtildiği gibi Alevilik öğretisi zahiri yüzeysel şekle değil, öze önem verir. Özü biçimlendirmek için nefsimizi engellemeli eylemlerimize insani değer ve ilkeleri klavuz yapmalıyız. Bunu başaran insan, kamil yani tanrı ile bütünleşmiş insandır. Alevilik öğretisinde insan yaşamı bir yoldur ve yolun son durağı TANRI ile bütünleşmektir. Mürşid, Pir ve Rehber huzurunda ikrar verilecek DÖRT KAPI KIRK MAKAMın bulunduğu uzun ince bir yoldan tanrıya ulaşılır. Hünkar Hacı Bektaşi Veli tarafından tespit edildiğine inanılan ve aleviliğin temel şartları olarak kabul edilen dört kapı şunlardır: 1- Şeriat Kapısı: Doğru inanç ve doğru yaşam tarzıdır ve toplumdaki her bireyin inanç ve yaşam kurallarını düzenler. 2- Tarikat Kapısı: Tarikata hizmet etmek, aleviliğin kurallarına özen göstermektir. 3- Marifet Kapısı: Bir nevi kendisi için kuralları aşıp başkaları için de bir şeyler yapabilmek, fedakar olabilmektir. 4- Hakikat Kapısı: Bütün dünyevi kaygıları aşıp kişinin TANRI ile arasındaki sırra nail olması demektir. HER KAPININ İSE ON MAKAMI vardır. Şeriat kapısının makamları: 1- İman etmek, 2- İlim öğrenmek, 3- İbadet etmek, 4- Haramdan uzaklaşmak, 5- Ailesine faydalı olmak, 6- Çevreye zarar vermemek, 7- Peygamberin emirlerine uymak, 8- Şefkatli olmak, 9- Temiz olmak, 10- Yaramaz işlerden sakınmak. Tarikat kapısının makamları: 1- Tövbe etmek, 2- Mürşidin öğütlerine uymak, 3- Temiz giyinmek, 4- iyilik yolunda savaşmak, 5- Hizmet etmeyi sevmek, 6- Haksızlıktan korkmak, 7- Ümitsizliğe düşmemek, 8- İbret almak, 9- Nimet dağıtmak, 10- Özünü fakir görmek. Marifet kapısının makamları: 1- Edepli olmak, 2- Bencillik, kin ve garezden uzak olmak, 3- Perhizkarlık, 4- Sabır ve kanaat, 5- Haya, 6- Cömertlik, 7- İlim, 8- Hoşgörü, 9- Özünü bilmek, 10- Ariflik. Hakikat kapısının makamları: 1- Alçakgönüllü olmak, 2- Kimsenin ayıbını görmemek, 3- Yapabileceğin hiç bir iyiliği esirgememek, 4- Allah'ın her yarattığını sevmek, 5- Tüm insanları bir görmek, 6- Birliğe yönelmek ve yöneltmek, 7- Gerçeği gizlememek, 8- Manayı bilmek, 9- Tanrısal sırrı öğrenmek, 10- Tanrısal varlığa ulaşmak. Dört kapı kırk makamdan geçen kamil insanın en önemli özelliği artık davranışlarına yön veren belli bir Seyr-ü Süluk'a (rusal olgunlaşma) erişmiş "eline, beline, diline" sahip birey olmasıdır. Alevi ibadetinin uygulandığı mekan cemevi- pirevidir. Alevi inanç sistemine ait ritüeller şunlardır: a) Cem İbadeti: Cem, alevilerin toplu halde yaptıkları ibadetin adıdır. Kavram olarak cem arapça bir kelime olup, toplanma birikme bir araya gelme manasına gelmektedir. Alevilerde cemde bulunan bir kişi başka bir kişiye dargınsa bu iki kişinin dargınlıkları giderilmeden barışmaları sağlanmadan ceme başlanmaz. Alevilerin toplu anlamda temel ibadeti olan cem, bir dedenin gözetiminde, önderliğinde yerine getirilir. Ceme erkekler gibi kadınlar da katılır. Alevi inancında kadın her yönden erkeğe eşittir. Tunceli'de cemler Türkçe, Kurmanci ve Zazaca yapılabilmektedir. b) Duaz ve Deyiş: Duaz, Duazdeh'in kısaltılmış halidir. Duazdeh farsça olup, on iki (12) anlamına gelmektedir. Duaz, cem ayinlerinde söylenen ve imamların adlarının geçtiği deyişlerdir. Bazen dua olarak da nitelendirilirler. Bu deyişlerde ayrıca imamların yanı sıra başta Peygamber Muhammed ve hacı Bektaş-ı Veli olmak üzere alevi inanç önderlerinin adları geçmektedir. c) Semah : Semah, cemlerde deyişler ve müzik eşliğinde yapılan dinsel törenin adıdır. Müzik eşliğinde yapılan bu ayin bir dans değil tanrıya yaklaşmaktır, semah insanın maneviyatıyla yüzleşmesi ve maddi dünyadan uzaklaşmasıdır. Cemlerde dönülen semahın kaynağı kırklar meclisine dayanır. İnanışa göre bu meclise gelen Hz. Muahmmed'e Salman-ı Farisi tarafından bir üzüm tanesi verilir ve Salman-ı Farisi kendisinden bunu paylaştırmasını ister. Hz. Muhammed, Cebrail'in getirdiği tabakta bu üzüm tanesini sıkar. Bunu içen kırklar "Ya Allah" deyip semah dönmeye başlarlar.

Görüntülenme Sayısı : 8228    Eklenme Tarihi : 28 Şubat 2013 Perşembe    Güncellenme Tarihi : 24 Kasım 2022 Perşembe