EJDERHA EFSANESİ
Mollakasım köyü’nde Bağlarbulağı olarak bilinen mevkiide yaşadığı varsayılan bir ejderha varmış. Kurtuluş Savaşı yıllarından önce Bağlarbulağı’nda çok verimli üzüm bağları bulunurmuş. Hasat zamanlarında üzüm kesmeye bağa çıkan köylüler, bağda birkaç gece kalırlarmış.
Bir gece yine bağda kalan köylüler karanlıkta parlayan, birbirine yakın iki ışık görmüşler. İlk önce bir anlam veremedikleri bu parlaklığın bir yaratığın gözleri olduğunu düşünerek korkudan köye dönerler. Bir süre bağa giden herkes aynı durumdan muzdarip olunca köylüler gün boyu nöbet tutarak bu ışığın gerçekten bir yaratığa mı ait olduğunu anlamaya çalışırlar.
Günlerden bir gün bir öğlen vakti kocaman kara bir yılanın bağda dolaştığını gören köylüler bunun bir ejderha olduğuna karar verirler. Ejderha büyüklüğündeki bu yılan bağdan üzüm kesilmesine izin vermezmiş.
Aynı zamanda Ermenilerin de yaşadığı bir köy olan Mollakasım köyünde Ermenilerden kalma hazinelerin var olduğu söylenmektedir. Bu bağda da hazinenin olduğu söylenirmiş. İnanışa göre bu ejderhanın içinde bağın ilk sahibinin ruhu bulunurmuş. Öldükten sonra ejderhanın bedenine girerek bağını ve bağında bulunan hazineyi korumaktaymış.
Önceleri köylüler bu ejderhayı öldürmek gerektiğini, ama bunu yapmanın günah olduğunu düşünmüşler. Korku salan bu ejderhanın yüzünden insanlar bağa üzüm kesmeye giremez olmuşlar.
Köylülerden biri bu ejderhayı öldürmeye karar verir. Yanına gerekli olan silahları alarak bağa gider ve ejderhanın ini olduğu kabul edilen deliğe doğru: “ çık seni öldürmeye geldim, hadi görün gözüme” der.
Ejderha deliğinden çıkar ve adamla ejderha boğuşmaya başlarlar. Bir ejderha üsttedir bir adam. Çıkan toz bulutu ortalığı kaplar. Günler süren boğuşmadan sonra adam sonunda ejderhanın üzerine kocaman bir kaya yuvarlayarak ejderhayı öldürür. Böylece köy rahata kavuşur.
KAYNAK: Van Kültür ve Turizm Envanteri III, Halk Kültürü I, Sayfa: 146